@𝕏
Türk Bitig

Kitap Sâhibi Yusuf Ulu Hâcib, Kendine Nasîhat Eder

  1. Kitâb İdisi Yûsuf Uluğ Hacib Öziñe Pend Berür
    Kitap Sâhlbl Yusuf Ulu Hâcib, Kendine Nasîhat Eder
  2. Bilig bil özüñke orun kıl tör e, bilig bilse özke idi berk tura
    Bilgi bil ve yerin baş-köşe olsun, bilgi insan için sağlam bir kalkandır.
  3. Biligsiz yürek til negüke yarar, bilig birle suv teg kamuğka yara
    Bilgisiz yürek ve dil neye yarar, bilgi ile, su gibi, her kese faydalı ol.
  4. Neçe bildiñ erse takı bir tile, biligli tegir kör tilekke sora
    Ne kadar bilsen de yine ara, bak, bilen dileğine sorarak erişir.
  5. Bilir-men tese sen biligdin yırak, biligsizke sandıñ biligli ara
    Bilirim dersen, sen henüz bilgiden uzaksın, bilenler arasında sen bilgisizlerden sayılırsın.
  6. Bilig bir teñiz ol uçı yok tüpi, neçe suv kötürgey semürgük sora
    Bilgi bir denizdir, onun ucu-bucağı yoktur, serçe emse emse bundan ağzına ne kadar su alabilir.
  7. Bu bilgiñ bile öz başıñ tezginür, bilümez özüñni özüñde yıra
    Bu bilgin ile senin başın döner, kendisini bilmeyen kendini kendinden uzaklaştır.
  8. Bilig bil kişi bol bedütgil özüñ, ya yılkı atanğıl kişide yıra
    Sen ya bilgi bil, insan ol ve kendini yükselt yahut hayvan adını al ve insanlardan uzaklaş.
  9. Biliglig yazılmaz sakınçın tügük, biligsiz sevinçin küler katğura
    Bilgilinin yüzü gülmez, onun yüzü her vakit düşünceli ve çatıktır, bilgisiz dâima sevinç içinde katıla-katıla güler.
  10. Bilig bilse kadğun kalı katğurar, biligsiz sığun sen ağınap yor a
    Bilgili insan bu kaygı içinde nasıl kahkaha atar, ey bilgisiz, sen dağ keçisi gibi, debelen, dolaş.
  11. Biliglig kişeldi turup yügrümez, biligsiz yorır kör tilekin süre
    Bilgilinin ayaklan kösteklendi, kalkıp koşamaz, bilgisiz, bak, arzularının peşinde durmadan koşar.
  12. Ay bilge kişeldiñ biligsiz yorır, biligsiz kişelse kişenin bür e
    Ey âlim, senin ayağında köstek var, bilgisiz ise, yürür, bilgisiz bir kösteklenirse, sen onun kösteğini sıkılaştır.
  13. Elig sundum uş men biligni tilep, sözüg sözke tizdim şaşurdum ura
    işte ben bilgi isteyerek, ona el uzattım, sözü söze katarak, dizip, sıraladım.
  14. Keyik tağı kördüm bu türkçe sözüg, anı akru tuttum yakurdum ara
    Bu türkçe sözü yabanî geyik gibi gördüm, onu yavaşça tuttum, aldatarak, kendime yaklaştırdım.
  15. Sıkadım sevittim köñül berdi terk, takı ma beliñler birerde yere
    Okşadım, ısındırdım, çabucak bana gönül verdi, yine de ara-sıra ürküyor, korkuyor.
  16. Sunup tutmışımça ederdim sözüg, kelü berdi ötrü yıparı bura
    Ele geçirdiğim gibi, sözü takip ettim, onun miski güzel kokular saçmağa başladı.
  17. Köni sözledim söz irig hem açığ, köni sözni yüdgen ukuşluğ er e
    Sözü doğrîı söyledim, o sert ve acı oldu, doğru söze tahammül eden akıllı insandır.
  18. Okığlıka artuk ağır kelmesün, özüm udri koldum aça hem yora
    Okuyana fazla ağır gelmesin, ben uzun-uzadıya izah ederek, özrümün bağışlanmasını istedim.
  19. Köni sözde taştın sözüg söz teme, köni egri farkı ürüñli kara
    Doğru sözden başkasına söz deme, doğru ile eğri arasındaki fark beyaz ile siyah arasındaki fark gibidir.
  20. Yıl (altmış iki) erdi tört yüz altmış iki bile, bu söz sözledim-men tutup cân süre
    Hayatımda bu sözleri söylediğim zaman, sene dört yüz altmış iki idi.
  21. Tükel on sekiz ayda aydım bu söz, üdürdüm adırdım söz evdip tire
    Bu sözleri tam on sekiz ayda söyledim, sözleri toplayıp, derleyerek, seçtim ve ayırdım.
  22. Yadım tü çeçek teg yıdı kin burar, ötündüm men itnü tükettim türe
    Çeşitli çiçekler yaygısı gibi, kokusu miske benzer, ben bunu düzene koyup, tamamladım ve her kesin istifâdesine arzettim.
  23. Sözüg kim tüketür neçe sözlese, aka tınmaz erter bulaklar ara
    Ne kadar söylense bile, sözü kim tüketir, o pınarlar arasından durmadan akar, gider.
  24. Ay yûsuf kerek sözni sözle köni, kereksiz sözüg kizle kılğa kor a
    Ey Yusuf, gerekli ve doğru sözü söyle, gereksiz sözü gizle, onun zararı dokunur.
  25. Üküş sözlediñ söz suvı barmasun, üküş sözke yalkar bu yalñuk ire
    Sözü çok söyledin, dikkat et, tazeliğini kaybetmesin, çok sözden insan usanır ve bıkar.
  26. İnançsız ajun kılkı irsel yayığ, ukuşluğ özindin yırak tur yıra
    Bu dünya itimâda şayan değildir, vefasız ve dönek huyludur, ey akıllı insan, ondan uzak dur, uzaklaş.
  27. Sen emdi yapuştuñ bu dünyâğa berk, katığlan köñül mundın üzgil bura
    Sen şimdi bu dünyaya kuvvetle yapıştın, onunla alâkanı kesmeğe, gönlünü ondan çevirmeğe gayret et.
  28. İmin bolma dünyâka artuk imin, bayatka sığınğıl katığ yalvara
    Bu dünyaya güvenme, sen çok daha emin olan Tanrıya sığın ve ona yalvar.
  29. Üküş halknı ıdtı bu irsel ajun, köni yolda azdı kişi ked köre
    Bu vefasız dünya bir çok insanlardan yüz çevirdi, ne kadar insanlar doğru yoldan şaştılar, buna iyice dikkat et.
  30. Saña ma itindi bezenip küler, ayı sevme azrakkına katğura
    Şimdi de senin için hazırlandı, süslenip, yüzüne güler, ona çok fazla bağlanma, gaflet içinde o kadar çok sevinip, gülme.
  31. Neçe dünyâ yegli ajun begleri, ölüm tuttı bardı közi telmire
    Dünyaya nail olan nice cihan beylerini ölüm yakaladı ve onlar gözleri ile etrafından duâ dilenerek gittiler.
  32. Yegitlik yava boldı isiz künüm, tüker bu tiriglik ökün kadğura
    Gençlik boşuna heder oldu, hayatıma yazık oldu, bu hayat tükenir, ıztırap çek, nadim ol.
  33. Neçe miñ yaşasa âhir ölgülüg, neçe tirse dünyâ kalır arkara
    Binlerce sene yaşasan bile, sonunda nihayet öleceksin, dünyayı ne kadar toplasan da, bir gün bırakıp gideceksin
  34. Saña ok sığındım bayat sen küdez, bu ğaf et usındın meni odğura
    Ey Tanrı, sana sığındım, sen kendin koru, bu gaflet uykusundan beni uyandır.
  35. Uvutsuz kuluñ men yazukum telim, tüzünlük seniñdin kelür belgüre
    Ben utanmaz bir kulunum, günâhım çoktur, sen rahimsin, şefkat senden gelir.
  36. Saña yazdı sendin küredi özüm, bu kün sığnu keldim saña yalvara
    Sana karşı günaha girdim, senden kaçtım, bugün yalvararak, tekrar sana sığınıyorum.
  37. Negüke ınandıñ ayâ muñluğ öz, kayuka tayandıñ körür köz kör e
    Ey muhtaç vücût, neye inandın, göz göre-göre kime dayandın.
  38. Yoluñ tüzgil emdi yorıkıñ köni, özüñ iki ajunda bulğıl töre
    Şimdi yolunu düzelt, doğru hareket et, her iki dünyada da baş köşeye geç.
  39. Sevinçin süzilmiş bu dünyâ bütün, munı kod takı bir ajunka kör e
    Bu dünyanın her tarafı zevkle doludur, onu bırak, öteki dünyaya bak.
  40. Tiliñ tıd boğuz yığ udıma üküş, közüñ yum kulak tu bir inçin tur a
    Dilini tut, boğazına hâkim ol, çok uyuma, gözünü yum, kulağını tıka ve böylece huzur içinde yaşa.
  41. Yâ rab yarlıkağıl kamuğ mü’minığ, telim rahmetiñdin tükel turğura
    Ey rabbim, bütün müminleri affet, bol rahmetini onlardan esirgeme.
  42. Tegür savçımızka tümen miñ selâm, tüzü tört eşiñe takı ertüre
    Peygamberimize ve onun dört arkadaşına da binlerce selâm ulaştır.