@𝕏
Türk Bitig

Tınmay âşık Hû derler Hudâyığa yalbarıb

HİKMET-96

  1. Tınmay âşık Hû derler Hudâyığa yalbarıb
    Dinmeden âşıklar Hu derler Allah'ına yalvarıp;
  2. Yürür anı ışkıda keçe kündüz sarğarıb
    Yürür O'nun aşkında, gece gündüz sararıp.
  3. Zâr yığlatıp âşıknı ışk elkide Hudâyım
    Çok ağlatıp âşıkı aşk elinde Allah'ım
  4. Işk yolıda melâmet anga körür münâsib
    Aşk yolunda melâmeti ona görür münasip.

  5. Mansur bir kün yığladı erenler rahm eyledi
    Mansur bir gün ağladı, erenler rahm eyledi,
  6. Çilten şerbet içürdi Mansur'ğa mehrin salıb
    Kırklar şerbet içirdi Mansur'a değerini koyup

  7. Mansur aytur "Ene'l-Hak" erenler işi berhak
    Mansur der " Ene'l-Hak' ; erenler işi doğru;
  8. Mollâlar aytur nâhak könglige yaman alıb
    Mollalar der: "Doğru değil" gönlüne kötü gelip

  9. Aytmağıl "Ene'l-Hak" dep "kâfir boldıng Mansûr" dep
    Söyleme "Ene'l-Hak", "kâfir oldun Mansur"deyip
  10. Kur'an içre buldur dep öltürdiler taş atıb
    “Kur’an içinde budur" deyip, öldürdüler taş atıp.

  11. Bilmediler mollalar "Ene'l-Hak"nı manâsın
    Bilmediler mollalar "Enel-Hakk'ın mânasını
  12. Kâl ehliğe hâl ilmin Hak körmedi münâsib
    Zahir ehline hâl ilmini Hakk görmedi münasip.

  13. Rivâyetler bitildi hâlin anı bilmedi
    Rivayetler yazıldı, halini onun bilmedi,
  14. Mansûr dek evliyânı koydılar dârğa asıp
    Mansur gibi veliyi koydular dârağacına asıp.

  15. Bigâne dep mollâlar Şeyh Mansur'nı öltürdi
    "Sapık"deyip mollalar Şeyh Mansur'u öldürdü;
  16. Kâfir dep öltürdiler üç yüz molla talaşıp
    "Kâfir" deyip öldürdüler üç yüz molla savaşıp.

  17. Külin kökke savurdı atıp deryâğa saldı
    Külünü göğe savurdu, atıp denize saldı,
  18. Zevk deryası mevc urdı aktı deryâ kaynaşıb
    Zevk denizi dalgalandı, aktı deniz kaynaşıp.

  19. Oşal küni ul deryâ kıldı efğan vâveylâ
    İşte o gün o derya eyledi feryad-figan
  20. Aşıklarga Hudâyâ kılğıl didârıng nasib
    Aşıklara Allah'ım eyle cemalini nasip.

  21. Efsânedür şeriat ferzânedür hakikat
    Rivayettir şeriat, hikmettir hakikat,
  22. Dürdânedür tarikat aşıklarğa münâsib
    Mücevherdir tarikat, âşıklara münasip.

  23. Halk-ı âlem yığıldı Mansûr dep feryâd kıldı
    Alem halkı yığıldı, Mansur deyip feryad eyledi
  24. Mansûr'nı yârânları kaldı anda yığlaşıb
    Mansur'un dostları kaldı orada ağlaşıp

  25. Tevbe kılğıl Hâce Ahmed bolğay Hakdın inâyet
    Tevbe eyle Hoca Ahmed, ola Hakk'tan inayet,
  26. Yüz ming veliler ötti sırrı sırga ulaşıb
    Yüz bin veliler geçti sırrı sırra ekleyip.