Sensin Kerim Sensin Rahim
Sensin Kerîm sensin Rahîm
Allâh sana sundum elüm
Senden artuk yokdur umum
Allâh sana sundum elüm
Ecel irdi vade yitdi
Bu ömrüm kadehi toldı
Kimdür ki içmedin kaldı
Allâh sana sundum elüm
Dilüm tetigi bozuldı
Cânum gevdemden üzüldi
Uşda gözlerüm süzüldi
Allâh sana sundum elüm
Urdılar suyum ılıdı
Kavum kardaş cümle geldi
Esen kalsun kavum kardaş
Allâh sana sundum elüm
Uş dikdiler kefen tonum
Hazret'e gönüldi yolum
Bunda kalan nemdür benüm
Allâh sana sundum elüm
Geldi salacam sarılur
Dört yana sala virilür
İl namâzuma dirilür
Allâh sana sundum elüm
Salacamı götürdiler
Musallâya yitürdiler
Görklü tekbîr getürdiler
Allâh sana sundum elüm
Götürdiler bunda üşüp
İndürdiler anda şeşüp
Topragum örterler eşüp
Allâh sana sundum elüm
Topraga çün düşürdiler
El topraga üşürdiler
Taşlarıla basdurdılar
Allâh sana sundum elüm
Uşda beni götürdiler
Makbereme getürdiler
Halka olup oturdılar
Allâh sana sundum elüm
Çün cenâzeden şeşdiler
Üstüme toprak eşdiler
Hep koyubanı kaçdılar
Allâh sana sundum elüm
Kaldum bir karanluk yirde
Ayruk varımaz ol yirde
Sataşdum bir aceb derde
Allâh sana sundum elüm
Ölmedi meşhed tolduhça
Gündüzümüz oldı gice
Bilmeyüz hâlümüz niçe
Allâh sana sundum elüm
Geldi Münker ile Nekir
Her birisi sordı bir dil
İlâhî sen cevâb virgil
Allâh sana sundum elüm
Aldı beni ince yola
İltdi Sırât köprüsine
Amelüme yok mededüm
Allâh sana sundum elüm
Yidi Tamu sekiz Uçmak
Her birinün vardur yolı
Her bir yolda yüz bin çârsû
Allâh sana sundum elüm
Halâyıklar melâikler
Ger esrükler ger ayuklar
Sahha size uyanıklar
Allâh sana sundum elüm
Görün aceb oldı zamân
Gönülden eylenüz figân
Ölür çün anadan togan
Allâh sana sundum elüm
Yûnus tap uzat bu sözi
Allâh'una dutgıl yüzi
Dîdârdan ayırma bizi
Allâh sana sundum elüm
~ Yunus Emre
(Günümüze aktarımı)
Sensin kerîm, sensin rahîm,
Allah sana sundum elim.
Senden artık yoktur umum,
Allah sana sundum elim.
Ecel geldi vade erdi,
Bu ömrüm kadehi doldu.
Kimdir ki içmeden kaldı,
Allah sana sundum elim.
Dilim tetiği bozuldu,
Canım gövdemden üzüldü.
İşte gözlerim süzüldü
Allah sana sundum elim.
vurdular suyum ılıdı,
Kavim kardaş cümle geldi.
Esen kalsın kavim kardaş,
Allah sana sundum elim.
Tez biçildi kefen donum,
Ahrete yöneldi yolum.
Aceb nice ola halim?
Allah sana sundum elim.
Geldi salacam sarılır,
Dört yana sala verilir.
İl namazıma derilir,
Allah sana sundum elim.
Salacamı götürdüler,
Musallaya yatırdılar,
Görklü tekbir getirdiler,
Allah sana sundum elim.
Götürdüler bunda üşüp,
İndirdiler anda şeşip,
Toprağım örterler eşip,
Allah sana sundum elim.
Çün toprağa düşürdüler,
Toprağa el üşürdüler,
Taşlar ile bastırdılar,
Allah sana sundum elim.
İşte beni götürdüler,
Makbereme getirdiler,
Halka olup oturdular,
Allah sana sundum elim.
Çün cenazeden şeştiler,
Üstüme toprak eştiler,
Sinime koyup kaçtılar,
Allah sana sundum elim.
Kaldım bir karanlık yerde,
Ayrık varamaz o yerde
Sataştım bir acep derde
Allah sana sundum elim.
Ölmedi meşhet doldukça,
Gündüzümüz oldu gece,
Bilmeyiz halimiz nice,
Allah sana sundum elim.
Geldi Münker ile Nekir,
Her birisi sordu bir dil,
İlahi sen cevap vergil,
Allah sana sundum elim.
Aldı beni ince yola,
İltdi Sırat köprüsüne,
Amelime yok mededim,
Allah sana sundum elim.
Yedi Tamu, sekiz Uçmak,
Her birinin vardır yolu.
Her bir yolda yüz bin çarsu,
Allah sana sundum elim.
Halayıklar, melaikler,
Ger esrikler, ger ayıklar,
Sahha size uyanıklar,
Allah sana sundum elim.
Görün acep oldu zaman,
Gönülden eyleriz figan.
Ölür çün anadan doğan,
Allah sana sundum elim.
Yunus, uzatma bu sözü,
Allah'ına tut hep yüzü.
Didardan ayırma bizi,
Allah sana sundum elim.