|
Eski Türkçe aslı |
Günümüze aktarımı |
XXIX |
Öğdülmiş Beglerke Vezir Bolğu Ne Teg Er Kerekin Ayur |
Öğdülmiş Beylere Vezir Olacak İnsanın Nasıl Olması Gerektiğini Söyler |
2181 |
Yanut berdi ögdülmiş aydı ilig, vezir boldı beglerke sunğu elig |
Öğdülmiş cevap verdi: — Ey hükümdar, vezir beylerin eli demektir; onlar işleri bu eller ile görürler — dedi — |
2182 |
Seziksiz kerek boldı begke vezir, vezir edgü bolsa beg inçin udır |
Hiç şüphe yok, bey için vezir çok lüzumludur; vezir iyi olursa, bey rahat uyur. |
2183 |
Vezir ol yüdügli bu begler yükin, vezir ol bekütügli beglik kökin |
Beylerin yükünü yüklenen vezirdir; beyliğin temelini sağlamlaştıran da vezirdir. |
2184 |
İdi artuk üdrüm talu er kerek, ögi köñli yetse urunsa yürek |
Bu işe halk içinde çok temayüz etmiş, seçkin insan lâzımdır; aklı, gönlü ermeli ve işe yürekten bağlanmalıdır. |
2185 |
Ukuşı üküş bolsa bilgi teñiz, kamuğ iş bütürse kızartsa meñiz |
Aklı çok ve bilgisi deniz gibi derin ve geniş olmalı, her iş elinden gelmeli ve beyin yüzünü güldürmelidir. |
2186 |
Uruğluğ kerek hem sakınuk köni, könilik öze keçse ötrü küni |
Asîl bir aileden gelmeli, takva sahibi ve dürüst olmalı, hayatını da dürüstlük ile geçirmelidir. |
2187 |
Uluğ iş bu işke er üdrüm kerek, bütünlük bile kılkı ködrüm kerek |
Vezirlik mühim bir iştir; bu iş için seçkin insan lâzımdır; o doğru ve asîl tabiatlı olmalıdır. |
2188 |
Ukuşluğ kerek hem biliglig kerek, tetiglik kerek hem siliglik kerek |
Vezir akıllı ve bilgili olmalıdır; bu iş için zekâ ve yumuşak huylu olmak lâzımdır. |
2189 |
Ukuşluğ kişi urğı edgü uruğ, kopar kayda bolsa bu kalmaz kuruğ |
Soyu iyi olan akıllı insan her yerde yükselir ve hiç bir şeyden mahrum kalmaz. |
2190 |
Sakınuk kerek din idisi arığ, imin bolsa el bodnı andın arığ |
Vezir imanlı, takva sahibi ve temiz olmalı, memleket ve halk ondan her bakımdan emin bulunmalıdır. |
2191 |
Sakınuk kişi ol kişi üdrümi, muñadmışka barça bu ol ot emi |
insanların seçkini takva sahibi olan kimsedir; o bütün muhtaçlara ilâç ve devadır. |
2192 |
Sakınuk kişi işte saklık kılur, yarağsızka yakmaz iş uğrın bilür |
Takva sahibi insan işte tedbirli davranır; yakışıksız işlere yaklaşmaz ve işin vaktim bilir. |
2193 |
Beginde basa ilke elgi uzun, vezir ol iligke kılınçın sözün |
Beyden sonra, onun yerine, hareket ve söz ile memlekete hükmeden insan vezirdir. |
2194 |
Uruğsuz kişiler arığsız bolur, arığsız vezirka yarağsız bolur |
Soysuz adamlar temiz olmazlar; temiz olmayan kimse vezirliğe yakışmaz. |
2195 |
Vefâlığ bolur bu uruğluğ kişi, cefâçı bolur ol arığsız işi |
Soylu insan vefalı olur, temiz olmayanın işi dâima cefâdır. |
2196 |
Negü ter eşitgil törülüg kişi, törülüg kişi boldı el tör başı |
Kanun adamı ne der, dinle; kanun adamı her yerde itibar görür. |
2197 |
Uruğluğ kişiler kılınçı silig, vefâ birle halkka yadığlı elig |
Soylu insanların hareketi zarif olur; onlar ellerini halk üzerine vefa ile uzatırlar. |
2198 |
Arığsız kılınçı vefâsız cefâ, neçe me yitürse şeker hem yilig |
Ne kadar şeker ve ilik ile beslesen dahi, temiz olmayanın hareketi vefasız ve cefalı olur. |
2199 |
Uvutluğ kerek hem közi tok bütün, uvutsuz kişi ol kişide otun |
Vezir haya sahibi, gözü tok ve itimat edilir bir insan olmalıdır; insanların kabası hayâsız adamdır. |
2200 |
Közi tok kerek neñke suklanmasa, közi aç todumaz bu dünyâ yese |
Onun gözü tok olmalı ve onda mal hırsı bulunmamalıdır; gözü aç olan kimse, bütün dünyaya nail olsa bile, doymaz. |
2201 |
Kişide talusı uvutluğ kişi, uvutluğ kişi ol kişide başı |
İnsanların seçkini haya sahibi olanıdır; haya sahibi olan kimse, insanların başıdır. |
2202 |
Uvut kimde bolsa kamuğ işni ur, uvut birle yalñuk otun kapğı tur |
Kimde haya varsa, ona her işi teslim et; insan haya ile küstahın yolunu tıkar. |
2203 |
Uvutsuz kişi ol kişide eli, köni sözlemez söz uvutsuz tili |
İnsanların aşağısı — hayâsız adamdır; hayâsızın dili doğru söz söylemez. |
2204 |
Negü ter eşitgil uvutluğ tüzün, saña ötler emdi bağırsak özün |
Haya sahibi, yumuşak huylu insan ne der, dinle; bak, acıdığı için, sana nasihat verir. |
2205 |
Uvutsuz kişide yırak tur yırak, uvutsuz bolur üsteñli karak |
Hayâsız adamdan uzak dur, uzak; hayâsız inkâr eden gözdür. |
2206 |
Uvutsuz yüzi körse etsiz süñük, uvutsuz özi körse bütmez irük |
Hayâsızın yüzü, dikkat edersen, etsiz bir kemiktir; hayâsızın özü ise, kapanmaz bir gediktir. |
2207 |
Uvut birle yalñuk yüzi suvlanur, uvut bolsa ötrü közi suvlanur |
Hava ile insanın şerefi artar; haya sahibinin bundan dolayı gözü parlar. |
2208 |
Yüzi körki körklüg kerek hem yülüg, kılınçı köni tegse halkka ülüg |
Vezirin yüzü güzel ve düzgün, kendisi de, halkın hakkını alabilmesi için, âdil olmalıdır. |
2209 |
Kılınçı köni bolsa kılkı oñay, munıñdın tegir halkka edgü yıl ay |
Doğru hareketli ve mülayim tabiatlı olursa, ondan halka her vakit iyilik gelir. |
2210 |
Köni bolmasa işte işçi başı, kamuğ egri boldı bu begler işi |
Hizmetkârların başı olan vezir doğru hizmet etmezse, beylerin işi hep eğri olur. |
2211 |
Könilik bütünlük kerek işçike, anın bütse begler işin bergüke |
Hizmetkârın doğru ve dürüst olması lâzımdır ki, beyler inanıp, işlerini emniyetle ona tevdi etsinler. |
2212 |
Bu körklüg kişi kılkı körklüg bolur, kılınç bolsa körklüg el asğı tolur |
Güzel insanın tabiatı da güzel olur; hareketi de güzel olursa, memlekete faydası dokunur. |
2213 |
Kimiñ bolsa körklüg yüzi taş özi, taşı teg yeme körklüg ol iç yüzi |
Kimin yüzü ve dış görünüşü güzel ise, dışı gibi, onun içi de güzel olur. |
2214 |
Negü ter eşitgil sınamış kişi, sınap edgü isizni bilmiş kişi |
Tecrübe etmiş ve tecrübe ile iyiyi, kötüyü ayırt etmiş insan ne der, dinle. |
2215 |
Kişi körkiñe iç kılıkı iş ol, yüzi körki birle kılınçı tuş ol |
insanın iç tabiatı onun dış görünüşüne eştir; yüzü ve kıyafeti ile hareketi birbirine denktir. |
2216 |
Taşı körse tap tut içiñe tanuk, taşı teg içi ol içi teg taş ol |
Dışını görürsen, bunu içi içm yeter şâhıt say; insanın içi dışı gibi ve dışı »da içi gibidir. |
2217 |
Yülüg bolsa kaşığ bolur ol vezir, vezir bolsa kaşığ işi ked yorır |
Saçı-sakalı düzgün olan vezir heybetli olur; vezir heybetli olursa, işi yolunda gider. |
2218 |
Sakışçı kerek bolsa bilge tetig, bilig birle bilse bu törlüg bitig |
Vezir hesap bilir, âlim ve zeki olmalıdır; bilgili olmalı ve çeşitli yazıları bilmelidir. |
2219 |
Vezir işi barça sakışlar bolur, sakış bilmese işçi işi kalur |
Vezirin işi hep hesapla döner; hesap bilmezse, hizmetkârın işi kalır. |
2220 |
Sakış birle saklar kişi iş küdüg, sakışın seçer er yıl ay kün üdüg |
İnsan işini-gücünü hesap ile yapar; yıl, ay, gün ve zamanı hesap ile tâyin eder. |
2221 |
Sakış saklıkın boldı atı sakış, körü barsa sakış idi ök sak iş |
Hesabın adı hesaplı davranmaktan hesap olmuştur; dikkat edilirse, hesap çok hesaplı bir iştir. |
2222 |
Tetig bolmasa iş oñarmaz kişi, tetiglik bile kıldı yalñuk işi |
İnsan zeki olmazsa, işi başaramaz; insan işini zekâ ile yapar. |
2223 |
Bitig birle yalñuk bitir bilmişin, bitise bilür er negü kılmışın |
İnsan bildiklerini yazı ile yazar; yazarsa, ne yapmış olduğunu bilir. |
2224 |
Tetiglik nişânı-turur bu bitig, bitig bilgüçi er bolur ked tetig |
Bu yazı zekâ nişanıdır; yazı bilen insan çok zeki olur. |
2225 |
Bitig bilmez erse apa oğlanı, negü bilgey erdi yıl ay kün sanı |
İnsan-oğlu yazı bilmese idi, yıl, ay ve günün sayısını nasıl bilirdi. |
2226 |
Bitip kodmasa erdi bilge bitig, sakışka negü erdi al yañ itig |
Alimler kitap yazıp bırakmamış olsalar idi, hesap yapmağa nasıl bir çâre ve imkân bulunurdu. |
2227 |
Törütmezde aşnu bayat bu âlem, törütti yorıttı bu levh-u kalem |
Tanrı bu âlemi yaratmadan önce, levh ile kalemi yaratmıştır. |
2228 |
Ferişte bitir kul negü kılmışın, idi ötrü aydur yarın ol işin |
Kulun neler yaptığını melek yazar, sonra Tanrı yarın o işi sorar. |
2229 |
Kerek köñli kodkı ma yumşak tili, bu ol kör kişike sevitür yolı |
Vezirin gönülü alçak ve dili yumuşak olmalıdır; böylelikle insan kendisini başkalarına sevdirir. |
2230 |
Köñül kodkı bolsa sevitür kişig, sevitmiş kişiler avıtur işig |
Alçak gönüllülük insanı sevdirir; kendisini sevdiren kimseler arkadaşlarını da memnun ederler. |
2231 |
Negü ter eşitgil kör alçak amul, ne edgü bolur erke kodkı köñül |
Alçak gönüllü ve sakin tabiatlı insan ne der, dinle; insan için alçak gönüllü olmak ne iyi şeydir. |
2232 |
Bodunda sevüg boldı kodkı kişi, sevügsüz bolur köñli katkı kişi |
Alçak gönüllü insan halk arasında sevimli olur; haşin ve kibirli adam ise, sevimsiz olur. |
2233 |
Uluğluk uzun yer kişi kodkısı, bedüklükke tegmez bodun katkısı |
Alçak gönüllü insan uzun müddet itibarda kalır; haşin ve kibirli insanlar büyüklüğe ulaşamazlar. |
2234 |
Vezirlıkka artuk bütün er kerek, okığlı bitigli ked öglüg kerek |
Vezirliğe çok olgun bir insan lâzımdır; o okuyan-yazan ve çok anlayışlı bir insan olmalıdır. |
2235 |
Tili köñli bir hem kılınçı köni, uvutluğ bağırsak bodunda çını |
Sözü, gönülü bir, hareketi doğru, haya sahibi, merhametli ve halk arasında dürüst olarak tanınmış olmalıdır. |
2236 |
Közi tok oduğ sak biligli işig, adırğan yarağlığ yarağsız kişig |
Gözü tok, uyanık, ihtiyatlı ve işinin ehli olmalı; işe yarayan ve yaramayan kimseleri ayırt edebilmelidir. |
2237 |
Tapuğsak ne özkey yine eymenük, emânet bile bolsa köñli süzük |
Hizmete hâzır, vefalı, emânete karşı titiz ve bir de temiz gönüllü olmalıdır. |
2238 |
Tükel kimde bolsa bu erdem bilig, vezirlık añar berse bolğay ilig |
Bu fazilet ve bilgiler kimde tam olarak bulunursa, hükümdar vezirliği ona verebilir. |
2239 |
Bu yañlığ kişi bolsa begke vezir, begi birle bodnı tüz inçke tegir |
Beye böyle bir kimse vezir olursa, bey ve halk, her ikisi de huzura kavuşur. |
2240 |
Tilekçe tükel bolğa ilig işi, itilgey eli hem bayuğay kişi |
Hükümdarın işi, dilediği gibi, tam olur; memleketi düzene girer ve insanlar zenginleşir. |
2241 |
Vezir bolsa ilke yarağsız yavuz, ol el bodnı buzlur çığay bayı tüz |
İşe yaramayan, fena biri memlekete vezir olursa, o memleket halkı, fakiri ve zengini, hepsi bozulur. |
2242 |
Vezir edgü bolsa bodunka asığ, bodun asğı birle iligke tatığ |
Vezirin iyi olması halk için faydalıdır; halka faydalı olduğu gibi, hükümdar için de zevklidir. |
2243 |
Negü ter eşitgil ay bilgi ögüz, bilig birle köñli yarunmış kögüz |
Bilgisi deniz gibi derin, bilgi ile gönülü ve göğüsü aydınlanmış olan insan ne der, dinle. |
2244 |
Begi edgü bolsa ne köñli tili, tutar işçileri könilik yolı |
Beyin sözü ve gönülü iyi olursa, onun hizmetinde bulunanlar doğruluk yolunu tutarlar. |
2245 |
Kalı bolsa begler bu küçkey isiz, anıñ işçileri buzar edgü iz |
Eğer beyler zâlim ve kötü olurlarsa, onların hizmetinde bulunanlar iyi izden ayrılırlar. |
2246 |
Begi edgü bolsa anığ işçisi, bolur kılkı edgü tegürmez yası |
Bey iyi olursa, onun hizmetinde bulunanların hareketi iyi olur ve zararları dokunmaz. |
2247 |
İsiz bolmağınça bu begler bakın, isizig yakurmaz öziñe yakın |
Beyler kendileri kötü olmadıkça, dikkat et, kötü kimseleri yanlarına yaklaştırmazlar. |
2248 |
İsiz kayda bolsa isizler bile, ay edgü yorı sen iş edgü tile |
Kötülük nerede ise, kötüler de beraberdir; ey iyi insan, sen yürü ve iyi arkadaş ara. |
2249 |
İsiz edgü birle yaraşmaz bolur, köni egri birle küreşmez bolur |
Kötü iyi ile hiç bir zaman anlaşamaz; doğru eğri ile hiç bir zaman başa çıkamaz. |
2250 |
Kara tün yaruk künke yakmaz yağuk, yaşıl suv kızıl otka bolmaz konuk |
Karanlık gece aydınlık güne yaklaşmaz, yeşil su kırmızı ateşe konuk olmaz. |
2251 |
Bilişmez kişig sen bileyin tese, bilişin ayıtğıl ukulğay basa |
Tanımadığın adamı tanımak istersen, onun tanıdıklarını sor, o zaman anlarsın. |
2252 |
Kamuğ neñ katıldı öz ügri bile, köni tur katılma sen egri bile |
Her şey kendisi gibi olanlar arasına katılır; sen doğrulukla yaşa, eğrilere katılma. |
2253 |
Bu sözke tanukı bu beyt ol okı, bu beytig okı sen köñülke tokı |
Bu söze şahit olan şu beyti oku; bu beyti oku ve onu gönlüne yerleştir. |
2254 |
Yorığlı uçuğlı kamuğ neñni kör, tutar özke iş tuş özi teñni kör |
Yürüyen, uçan her şeye bak; her biri kendi dengini kendisine eş ve akran seçer. |
2255 |
İsiz edgü birle katılmaz kaçar, kamuğ neñke yañzağ bu bir yañnı kör |
Kötü iyiye katılmaz, kaçar; her şeye tatbik edilebilen bu kaideye dikkat et. |
2256 |
Vezir begke tutçı keñeşçi bolur, keñeşçi kişiler teñeşçi bolur |
Vezir bey için dâima bir müşavirdir, müşavirler her işte kıyasla hareket ederler. |
2257 |
İsizke katılma kara edgüsi, isiz boldı kılkı ağır yüdgüsi |
Kötüye katılma, onun işi kara ve tabiatı fena olur; bu ağır yükü kolay yüklenemezsin. |
2258 |
Bu begler yakın tutsa edgü kişi, atı edgü kaldı hem el kün işi |
Beyler iyi insanları kendilerine yakın tutarlarsa, memleketin işi yoluna girer ve iyi ad bırakırlar. |
2259 |
Yana beg yakın tutsa isiz kişi, isiz kıldı atın hem el kün işi |
Eğer bey kötü adamları kendisine yakın tutarsa, adını lekeler ve memleket işini bozar. |
2260 |
Bu yañlığ bulunsa ay(!) ilig vezir, begin inçke tegrür karası udır |
Ey hükümdar, böyle bir vezir bulunursa, o beyini huzura kavuşturur ve halkı rahat uyur. |
2261 |
Bolur beg tileki anıñdın tükel, işi barça itlür kayu erse hâl |
Bey onun vâsıtası ile bütün arzularını elde eder; durum ne olursa olsun, bütün işi düzene girer. |
2262 |
Bayur ötrü bodnı hem itlür eli, hazine köpedür kutadur yılı |
Halkı zenginleşir, memleketi de tanzim edilir; hazine çoğalır, beyin hayatı saadet içinde geçer. |
2263 |
Bolur atı meñü karımaz bolup, bolur ornı edgü karısa ulup |
Adı, şöhreti tazeliğini hiç bir vakit kaybetmez, ebedî kalır; kendisi yıpranarak ihtiyarlasa bile, yeri sağlamlığını muhafaza eder. |
2264 |
Yedi bu ajunuğ yegey ol ajun, tirilgey kutun tutçı meñü uzun |
O bu dünya saadetini elde ettiği gibi, öbür dünya saadetine de nail olur; uzun uzaman hep devlet ve ikbâl içinde yaşar. |
|
İlig suali Öğdülmişke |
HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ |
2265 |
İlig aydı uktum bu sözler ögün, idi edgü sözler yorıdı bu kün |
Hükümdar:—Bu sözleri iyice anladım — dedi—bugün çok güzel şeyler konuşuldu. |
2266 |
Maña ayğıl emdi sü başlar kişi, negü teg kerek kılsa begler işi |
Şimdi bana söyle, beylerin işini iyi görmesi için, kumandan nasıl olmalıdır ki, |
2267 |
Süsin başlasa hem işin işlese, işin başka eltse hatâ tüşmese |
Ordunun başına geçsin ve işini başarı ile yapsın ve hataya düşmesin. |
2268 |
Ayu ber maña sen kayusı yarar, çerigin sögüp ol yağısın tarar |
Bana söyle, kim bu işe yarar ve düşmanın ordusunu bozarak, onu darmadağın eder? |