|
Eski Türkçe aslı |
Günümüze aktarımı |
LXIV |
Elig Asrakılarığ Negü Teg Tutğusın Ayur |
Hizmetçilere Nasıl Muamele Edileceğini Söyler |
4527 |
Yeme edgü tutğıl elig asrakığ, yegü içgü bergil bütür oprakığ |
Bir de hizmetçilere iyi muamele et; onlara yiyecek, içecek ver ve giyeceklerini eksik etme. |
4528 |
Küçiñe teñeşi yüdürgil yükin, ayıtğay seniñdin bayat erkligin |
Onlara kudretleri nisbetinde iş ver; kadir Tanrı bunların hesabını senden soracaktır. |
4529 |
Ayı artuk emgek tegürme añar, bayat ol saña hasmı andın sıñar |
Onlara kudretlerinin fevkinde işler yaptırıp, eziyet etme; aksi hâlde karşında Tanrıyı bulursun. |
4530 |
Olar ma bayat kulları ol kamuğ, añar küç kılıp özke alma tamuğ |
Onlar da Allahın kuludur; onlara zulüm ederek, kendine cehennemi satın alma. |
4531 |
Uluğ sen olar boldı sende kiçig, kiçigke uluğ boldı açığ süçig |
Sen büyüksün, onlar senden küçüktür; büyük küçüğe karşı dâima lütufkâr ve müşfik olur. |
4532 |
Uluğ bolduñ erse kiçig tut köñül, uluğka kiçiglik yaraşur oğul |
Ne kadar büyük olsan da, alçak gönüllü ol; ey oğul, büyüğe tevâzû yakışır. |
4533 |
Negü ter eşitgil ukuşluğ saña, bu söz işke tutğıl ay bilgi keñ e |
Dinle, akıl sahibi sana ne der, ey geniş bilgili insan, bu söze göre hareket et. |
4534 |
Kalı bolsa sen beg bodunka uluğ, köñül til kiçig tut özüñke yuluğ |
Eğer sen bey ve halkın büyüğü olursan, buna karşı tevâzû ve nezâket fedakârlığını göze al. |
4535 |
Özüñni unıtma yañılma yorık, kelir kutka yapma selâmet yoluğ |
Kendini unutma, hareketlerinde doğru yoldan şaşma; saadetin yolunu kapama ki, o sana sağ-sâlim erişebilsin. |
Çocukların Nasıl Terbiye Edileceğini Söyler
4536 |
Eviñ barkıñ ked arığ tut silig, saña kelge devlet akı keñ elig |
Evini-barkını çok temiz ve pâk tut; ey cömert ve açık elli insan, bu sana saadet getirir. |
4537 |
Aş içgü tuz etmek yeme keñrü tut, atıñ edgü bolğay kelü berge kut |
Bir de yiyeceği, içeceği ve tuz-ekmeği bol tut; iyi nâm kazanırsın ve saadet sana yâr olur. |
4538 |
Kirişke yaraşı çıkış kıl yakın, çıkış bolsa terkin kirişke bakın |
iradına göre masrafını ayarla; masrafına göre de derhâl iradını tanzim et. |
4539 |
Alımka berimke oñay edgü bol, kayu üdte kılsa açuk bolğa yol |
Alırken-verirken kolaylık göster ve dürüst hareket et; böyle yaparsan, yolun her vakit açık olur. |
4540 |
Elig tarlıkı tegse emdi saña, kişike muñadma ay ersig toña |
Eğer elin dara girerse, ey mert yiğit, başkalarına bundan sızlanma |
4541 |
Severiñ eşitgey elig tutmağay, sini sevmegüçi küle tınmağay |
Sevenlerin duyar, fakat yardımına koşmazlar; seni sevmeyenler ise gülmek için bir fırsat bulurlar. |
4542 |
Uçuz tutğa koldaş adaş ya kadaş, anıñ ağrığında köñül bolğa baş |
Arkadaş, dost veya kardeş nazarında itibârın kalmaz ve bunun acısından gönülün yaralanır. |
4543 |
Kişi edgüsiñe katılğıl karıl, kişi bol kişiler arala tiril |
iyi insanlara katıl ve onlarla münâsebette bulun; insan ol ve insanlar arasında yaşa. |
4544 |
Ülüşlerde turma ya tutma neñiñ, ökünçün sarığ bolğa kızğu eñiñ |
Hisseli işlere girişme ve böyle işe mal yatırma; al yanağın peşimanlıktan sararır. |
4545 |
Uluğ yolka tutma sen ev bark yakın, tokığay yoduğ sen munı ked sakın |
Evin-barkın büyük ve işlek yollara yakın olmasın, sana zararı dokunur; bunu iyice düşün. |
4546 |
Begig koşnı kılma ya yadğun ögüz, hisârka yakın turma ay köñli tüz |
Beye veya taşan nehre komşu olma; hisara yakın durma, ey dürüst kalpli insan. |
4547 |
Bu üç koşnılıktın saña asğı yok, anıñ yası tegse añar osğı yok |
Bu üç komşuluktan sana bir fayda olmadığı gibi, bunlardan gelecek zarar da önlenemez. |
4548 |
Ev almak tilese ayıt koşnısın, yer almak tilese ayıtğıl suvın |
Ev almak istersen, komşusunu sor; yer almak istersen, suyunu sor. |
4549 |
İsizke katılma selâmet yorı, kılınçıñ köni tut kevel teg küri |
Kötüye katılma, selâmetle yürü, dâima doğru ve dürüst ol; küheylân gibi, meydanda cevelân et. |
4550 |
Barığ tapkıl emdi beg atın alın, sakınç kısğa tutğıl sevinçin salın |
Ne varsa, ona kanâat et, bey adını al; hırsına hâkim ol ve huzur içinde yaşa. |
4551 |
Ölümüg unıtma odulğay özüñ, idiñni unıtma açılğay közüñ |
Ölümü unutma, gaflete düşmezsin; rabbini unutma, gözün kapalı kalmaz. |
4552 |
Sözüñ saknu sözle sakınç kelmegey, yava kılma üd kün ökünç bolmağay |
Sözünü düşünerek söyle, sana keder gelmez; hayatını boşuna geçirme, peşiman olmazsın. |
4553 |
Küvezlenme artuk turı bolğa sen, saran bolma artuk söküş bulğa sen |
Çok gururlanma, her kes senden tiksinir; çok hasis de olma, sana söğerler. |
4554 |
Negü ter eşit köñli alçak kişi, kişilik kılığlı kişilik tuşı |
Alçak gönüllü ve insanlığa karşı insanlık gösteren adam ne der, dinle. |
4555 |
Özüñ edgü atlığ bolayın tese, akı bolğıl artuk katığlan usa |
İyi nâm kazanmak istersen gayret et, çok cömert olmağa çalış. |
4556 |
Boşuğ kul kılayın tese belgülüg, akı bol üle neñ kötürdüñ ülüg |
Hür insanı gerçekten kul etmek istersen, cömert ol, mal dağıt; karşılığını görürsün. |
4557 |
Başım kökke tegsün tese sen turup, bilig birle işle kamuğ iş körüp |
Bir gün başının göklere ermesini istersen, her işi dikkatle ve bilgi ileyap. |
4558 |
Ajunka yadılmak tilese atıñ, ümeg edgü tutğıl yügürdi atıñ |
Adının dünyaya yayılmasını istersen, yolcuya iyi muamele et, adın dünyayı dolaşır. |
4559 |
Erejlig bolayın tese sen özün, osallıknı kodğıl ay kılkı tüzün |
Huzur içinde yaşamak istersen, ey yumuşak huylu insan, ihmalkârlığı bir tarafa bırak. |
4560 |
Kılayın tese sen bayatka tapuğ, et özke ömiş berme yapğıl kapuğ |
Tanrıya kulluk etmek istersen, vücûda arzuladığı şeyleri verme ve bunun kapısını kapat. |
4561 |
Kamuğ edgülükke tegeyin tese, et özni kısa tut havânı basa |
Her türlü iyiliğe erişmek istersen, vücûdu zapt ve rapt altına al ve nefsine hâkim ol. |
4562 |
İdi yakşı aymış sakınuk kişi, bu söz işke tutğıl ay kılkı saşı |
Takva sahibi çok güzel söylemiş, ey ürkek ve mütereddit insan, buna göre hareket et. |
4563 |
Bu et özke berme tilek ârzûsın, tilek bulsa yeyür idisi başın |
Bu vücûdun dilek ve arzusunu yerine getirme; dileğine kavuşursa, sahibinin başını yer. |
4564 |
Muñar edgü kılsa bu isiz kılur, isiz kılsa boynın eger erksizin |
Ona iyilik yaparsan, o sana kötülük eder; ona kötülük yaparsan, çaresiz, sana karşı boyun eğer. |
4565 |
Sözin kesti ögdülmiş aydı kadaş, bu yañlığ-turur âm yorıkı adaş |
Öğdülmiş sözünü bitirdi ve:-— Ey kardeş avamın tavır ve hareketi böyledir — dedi — |
4566 |
Ayu berdim emdi eşitti özüñ, munı uktuñ erse kesildi sözüg |
işte, duyduğun gibi, sana izah ettim; bunları anladınsa, artık soracak bir şeyin kalmamıştır. |
|
Odgurmış suali Öğdülmişke |
ODGURMIŞ'IN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ |
4567 |
Yanut berdi odğurmış aydı bu söz, eşittim tükel-men ayâ kılkı tüz |
Odgurmış cevap verdi ve:—Ben bu sözlerin hepsini dinledim, ey dürüst tabiatli insan — dedi — |
4568 |
Takı bir sözüm bar ayıtğu saña, anı ma ayu ber aça sen maña |
Sana soracak bir şeyim daha var, onu da bana izah et. |
4569 |
Katılsa özüm men kişiler bile, barışğu kelişgü kerek-men küle |
Ben insanlara karışırsam, onlara gidip-gelirken, bunu endişesiz ve huzur ile yapmam lâzımdır. |
4570 |
Seziksiz meni aşka ündegeler, men ündep olar ma maña kelgeler |
Şüphesiz, beni yemeğe çağıracaklar ve ben çağırınca, onlar da bana geleceklerdir. |
4571 |
Neteg barğu aşka neteg yegü aş, okısa negü teg okığu adaş |
Yemeğe nasıl gitmeli ve yemeği nasıl yemeli; çağırırken de nasıl çağırmalı, ey kardeş. |
4572 |
Munı ma ayu ber maña belgülüg, bu iştin yeme ök alayın ülüg |
Bunu da bana açık olarak söyle, bu hususta da bir az malûmatım olsun. |