|
Eski Türkçe aslı |
Günümüze aktarımı |
80 |
Odgurmış Bu Tüşke Adın Yörüg Ayur |
Odgurmış Bu Rüyaya Başka Bir Tâbir Söyler |
6047 |
Yanut berdi odğırmış aydı tüşüm, yörügi bu ermez ay eşim tuşum |
Odgurmış cevap verdi ve : — Ey dostum, rüyanın tâbiri böyle değildir — dedi — |
6048 |
Özüñ körmiş erse bu tüşni yatıp, yörügi ol erdi kim aydıñ etip |
Eğer uykuda bu rüyayı sen görmüş olsa idin, bunun tâbiri de senin güzelce yorduğun gibi olurdu. |
6049 |
Seniñ himmetiñ barça dünyâ-turur, bu dünyâ tilegli bu dünyâ bulur |
Senin gayretin hep bu dünya içindir; bu dünyayı isteyen bu dünyayı bulur. |
6050 |
Meniñ bu özüm kaçtı dünyâ kodup, bu yerde-turur-men kör emgek yüdüp |
Ben ise, bu dünyayı bırakıp kaçtım; zahmetlere katlanarak, burada yaşıyorum. |
6051 |
Tükel yörmediñ tüş yörügin maña, eşitgil bu tüş men yöreyin saña |
Sen benim rüyamı tam olarak yormadın; dinle, bu rüyayı ben sana tâbir edeyim. |
6052 |
Ediz bağnalığ-men şatu kördüküm, tiriglik-turur ay kadaş yördüküm |
Gördüğüm basamaklı yüksek merdiveni, ey kardeş, ben hayat olarak yoruyorum. |
6053 |
Şatunuñ başıña tegi yokladım, yaşımnı tükettim tiriglik yedim |
Merdivenin başına kadar yükselmem, yaşımın tükenmesi, hayatımın tamamlanmasıdır. |
6054 |
Başıña ağıp men ol atçı kelip, maña berdüki suvnı içtim alıp |
Merdivenin başına kadar yükseldim ve o atlının gelerek bana verdiği suyu alıp içtim. |
6055 |
Ol atçı-turur kör atalığlarığ, atasız kılığlı ay kılkı arığ |
Evlâtları babasız bırakan bu atlıdır, ey temiz kalpli insan. |
6056 |
Ol atçı-turur kör itilmişlerig, buzuğlı yorıtımağlı cânlığ tirig |
Tanzim edilenleri bozan ve hayattaki canlıları hareketsiz bırakan bu atlıdır. |
6057 |
Idışlığ suvuğ men tükel içmişim, tiriglikke yördüñ uzattıñ yaşım |
Benim kaptaki suyu alıp içmiş olmamı sen hayata yordun ve ömrümü uzattın. |
6058 |
Tiriglik bolur suv sen aymış teg ök, yarım içse kalsa yarımı ülüg |
Su, eğer yarısı içilir ve yarısı bırakılırsa, senin dediğin gibi, hayata delâlet eder. |
6059 |
Yarım sav içip kodtum erse yarım, yarım kalğay erdi tirigliklerim |
Ben de suyun yarısını içip, yansını bırakmış olsa idim, ömürümün yansı kalmış olurdu. |
6060 |
Idışlığ suvuğ içtim emdi tükel, tükettim tiriglik esen edgü kal |
Kaptaki suyun tamamını içtim ve hayatımı tamamladım, sen sağ ve hoşça kal. |
6061 |
Negü ter eşitgil ukuşluğ bügü, bügüler sözin sözke ul tüp tegü |
Akıllı hakîm insan ne der, dinle; hakimlerin sözünü sözlerin temeli ve esâsı olarak kabul etmelidir. |
6062 |
Idışlığ suvuğ tüşte içse yarım, tükedi tiriglik yarımı birim |
Rüyada bir kaptaki suyun yarısı içilirse, hayatın yarısı tükendi ve yarısı borç olarak kaldı; |
6063 |
Kalı içse suvnı tüketü tükel, tükedi tiriglik kazıldı karım |
Eğer suyun tamamı sonuna kadar içilirse, hayat sonuna erdi ve mezar kazıldı demektir. |
6064 |
Yokaru uçup bu özüm teñdüki, yaşıl kökke örlep teñip siñdüki |
Benim yukarı uçup, kaybolmam ve mâvî göğe çıkıp, boşluğa karışmam, |
6065 |
Süzük cân-turur ol bu keptin çıkıp, yana yandı kelmez yeriñe ağıp |
Temiz canın bu kalıbından çıkarak, bir daha yerine dönmemek üzere uçmuş olmasına delâlet eder. |
6066 |
Bayat tüşte belgürtti emdi maña, ölümke anunğu kerek ay toña |
Tanrı bana şimdi bunu rüyada malûm etti; ey kahraman, artık ölüme hazırlanmam lâzımdır. |
6067 |
Bu tüşnüñ yörügi bu yañlığ-turur, adınsığ yörer sen maña ay unur |
Bu rüyanın tâbiri böyle olur; ey kudretli insan, sen bunu bana başka türlü yoruyorsun. |
6068 |
Sen edgü kılur sen meniñ köñlümi, ölüm utru keldi otı yok emi |
Sen benim gönlümü teselli etmek istiyorsun; fakat ölüm karşıma geldi, bunun çâresi ve devası yoktur. |
6069 |
Baka körgil emdi ay köñli tirig, ölüm kötki kıldı yağız yerlerig |
Ey gönülü diri olan insan, dikkat et, ölüm kara toprakları tepeciklere çevirdi. |
6070 |
Neçe karşı ordu bezeklig sarây, ölüm buzdı barça turu kaldı hây |
Hey, ölüm nice konak, köşk ve süslü sarayları darmadağın etti ve ıssız bıraktı. |
6071 |
Neçe kür küvenür bedük beglerig, ölüm yerke soktı baka kör tirig |
Ölüm nice cesur ve kendine güvenir büyük beyleri toprağa soktu, ey yaşayan insan, dikkat et. |
6072 |
Neçe küç bileklig yumıtmışlarığ, ölüm tuttı saçtı yırattı arığ |
Ölüm nice kuvvetli bileklerin topladıklarını alıp, hepsini saçtı ve dağıttı. |
6073 |
Tañ ermez ölüm tuğsa yalñuk ölür, kamuğ tın tokığlı ölümke törür |
Buna şaşmamalı; ölüm doğarsa, insan ölür; bütün nefes alanlar ölmeğe mahkûmdur. |
6074 |
Tañı bu-turur kör ölügli et öz, ölümüg unıtıp kodur tilde söz |
Şaşılacak şey şudur ki, fâni vücûd ölümü unutur ye bunun lâfını bile etmez. |
6075 |
Usayuk bu yalñuk bilir ölgüsin, özindin kitermez osallık usın |
Bu insan gafildir; öleceğini bildiği hâlde, gaflet uykusundan kurtulamaz. |
6076 |
Ölüm hak-turur kör keçiş yok adın, negü erki hâlim ölümde kedin |
Ölüm haktır, ondan kurtulmak imkânı yoktur; ölümden sonra acaba hâlim nice olacak. |
6077 |
Sakınçım bu ol ay köñüldeş eşim, ölümde kedin teñri itsü işim |
Ey gönül arkadaşım, endişem budur; Tanrı ölümden sonraki işlerimi düzene koysun. |
6078 |
Barın tap kılıp men keçürdüm künüm, erej emgek ertti yarudı tünüm |
Ne varsa, ona kanâat ederek, günümü geçirdim; huzur veya zahmet, bunlar geçti; gecem de sonsuz olmadı. |
6079 |
Elig kısğa tuttum tavar termedim, havâ ârzûlarka köñül bermedim |
Elimi kısa tuttum, mal toplamadım, heva ve arzulara gönül vermedim. |
6080 |
Bu künke sakındım özüm yüklerin, yinitmek tiledim yazukum barın |
Bu günümü düşünerek üzerimdeki bütün yükleri ve günahlarımı hafifletmek istedim. |
6081 |
Negü ter eşitgil bilig bergüçi, bağırsak bu öt sav erig bergüçi |
Bilgi öğreten, nasihat ve öğüt veren merhametli insan ne der, dinle. |
6082 |
Usanma katığlan yüküñni yinit, yoluñ kılda yinçge özüñni könit |
Gafil olma, gayret et, yükünü hafiflet; yolun kıldan incedir, doğru yürü. |
6083 |
Bu kün yatma emge işiñni itin, keçer emgekiñ sen köçerde unıt |
Bugün yatma, zahmet çek, işini tanzim et, bu geçici zahmetlerini sen göçerken unut. |
6084 |
Yana aydı ay çın bağırsak kadaş, barır-men udu sen kelir sen adaş |
Yine dedi; — Ey gerçekten bana bağlı kardeşim, ben gidiyorum, benim arkamdan sen de geleceksin. |
6085 |
Saña kaç ağız söz özüm sözleyin, unıtma anı sen meniñde kedin |
Sana bir kaç söz söyleyeyim, sen bunları benden sonra da unutma. |
6086 |
Tirigde bağırsak özüm bolsunı, özümde kedin bu sözüm kalsunı |
Henüz hayatta iken, sana bir iyliğim dokunsun; ben gittikten sonra bu söz de benden kalsın. |