@𝕏
Türk Bitig

Öğdülmiş Hükümdara Kumandanın Nasıl Olması Gerektiğini Söyler

  1. Öğdülmiş İligke Sü Başlar Er Negü Teg Kerekin Ayur
    Öğdülmiş Hükümdara Kumandanın Nasıl Olması Gerektiğini Söyler
  2. Yahut berdi ögdülmiş aydı ilig, yağıka tuçı bolsu üsteñ elig
    Öğdülmiş cevap verdi ve;— Ey hükümdar, düşmana karşı her vakit üstün ol — dedi—
  3. Seziksiz kerek begke sü başçısı, yaraşmaz yağıdın kötürse usı
    Anlaşmak istemeyen düşmanın uykusunu kaçırmak için, şüphesiz, beye bir ordu kumandanı lâzımdır.
  4. Bu işke idi kurç katığ er kerek, başında keçürmiş tükel toñ yürek
    Bu işe çok çevik, sert, tecrübeli, tam ve pek yürekli bir adam lâzımdır,
  5. İdi ök uluğ iş bu sü başlamak, çerig tüzmeki hem yağını sımak
    Orduya kumanda, asken idare etmek ve düşmanı kırmak çok büyük bir iştir.
  6. Talu er kerek sak bu işke oduğ, añar tegmese bir osalın yoduğ
    Bu iş için seçkin insan lâzımdır, ihmalkârlık yüzünden töhmet altında kalmaması için, o ihtiyatlı ve uyanık olmalıdır.
  7. Akı alp atım bolsa alçak köñül, tuzı etmeki keñ ne kılkı amul
    Cömert, cesur, alçak gönüllü, sofrası açık ve soğuk kanlı olmalıdır.
  8. Akı bolğu artuk sü başlar kişi, tirilse añar ötrü üdrüm başı
    Etrafına en seçkin kimselerin toplanması için, ordu başında bulunan insanın çok cömert olması lâzımdır.
  9. Ülese er atka kamuğ bar mâlın, adaş koldaş ardaş tutunsa kalın
    O bütün malını askere dağıtmalı ve bir çok kimseleri dost ve silâh arkadaşı edinmelidir.
  10. Öziñe bir at ton tolum kodsa tap, çavıksa ajunda atın yadsa tap
    Kendisine bir at, giyim ve silâh ayırması kâfidir, meşhur olup, dünyaya nâm salmak ona yeter.
  11. Oğul kız kişim tep neñin irkmese, ya yer suv bağım tep kümüş termese
    Çoluk-çocuk ve karım diye, mal toplamamak veya mülk ve bağbahçe edineceğim diye, gümüş yığmamalıdır.
  12. Kılıçın tilese kamuğ ârzûsın, urup alsa berse bedütse küsin
    O bütün arzusunu kılıcı ile istemelidir, vurmalı, almalı, vermeli ve böylelikle şöhretini büyütmelidir.
  13. Yetürse içürse kedürse kedim, at üstem kız oğlan bu berse telim
    Silâh arkadaşlarını yedirıp-içirmeli ve giydirip-kuşatmalı, onlara çok at-koşum, köle ve câriye ihsan etmelidir.
  14. Añar tirlür ötrü kür ersig eren, sevüg cân yuluğlap yatur tağ kayan
    Böyle olursa, onun etrafına mert yiğitler toplanır ve tatlı canlarını feda ederek, cesetlerinden dağlar ve kayalar meydana getirirler.
  15. Yüreklig kerek artuk öglüg kerek, kögüzlüg kerek hem köñüllüg kerek
    O çok cesur, zeki ve aynı zamanda da mert ve geniş yürekli olmalıdır.
  16. Yağıda kereksiz yüreksiz kişi, yüreksiz kişi ol tişiler işi
    Harpte korkak kimselere lüzum yoktur, korkak insanlar kadınlara benzerler.
  17. Yüreksiz kişiler çerig artatur, çerig artasa er erig artatur
    Korkak kimseler orduyu bozarlar, ordu bozulursa, askerler birbirini ifsat ederler.
  18. Yağıda yüreklig seringü kerek, yağı at kemişse tirengü kerek
    Harpte cesur yiğitler dayanmalı, düşman at salarsa, hemen toplanmalıdır.
  19. Ayıklığ-turur bu ölüm belgülüg, üdi kelmeginçe er ölmez külüg
    Ölüm için, hiç şüphesiz, ecelin gelmesi lâzımdır, eceli gelmeden, hiç bir yiğit ölmez.
  20. Negü ter eşitgil azığlığ kür er, ölümüg unıtsa yağısın urar
    Ölümü hatırına getirmeyerek, düşmanını vuran, yaman ve pek yürekli adam ne der, dinle.
  21. Kişi üdsüz ölmez anadın tuğup, nelük korkar özüñ yağını körüp
    Anadan doğan hiç kimse ecelsiz ölmez, düşmanı görünce, neden korkarsın?
  22. Yağıka yaluç teg eren teg uruş, ecelsiz ölüm bolmaz özke bolup
    Düşmana yalın hücum et, erkekler gibi vuruş, eceli gelmeyince, insan kat'iyen ölmez.
  23. Uvutluğ kerek er uvutı üçün, yağı birle karşur kadıtmaz öçün
    Kumandan haysiyet sahibi olmalıdır, o şerefi için düşmana karşı koyar ve intikamını almadan, ondan yüz çevirmez.
  24. Uvut birle yalñuk yağısın saçar, yağıda eñ aşnu uvutsuz kaçar
    Şeref duygusu ile insan düşmanını darma - dağın eder, harpte ilk önce şerefsiz kimseler kaçar.
  25. Uvutka bolup korklık alplık kılur, ögünçke bolup er özin öldürür
    Korkak kimse dahi haysiyetini korumak için, kahramanlık gösterir, öğülmesi için insan kendisini ölüme atar.
  26. Yüreklig tegüçi uvutluğ bolur, uvutluğ kişi ölse urşu ölür
    Cesur dediğin haysiyet sahibi olur, haysiyetli insan ölürken, vuruşarak ölür.
  27. Kılınçı oñay bolsa kodkı köñül, bodunka sevitür özin bu yañ ol
    Kumandan iyi tabiatlı ve alçak gönüllü olmalıdır, o böylelikle kendisini halka sevdirir.
  28. İsitür kişi körlin alçak kiş, yıratur erenig tili el buşı
    Alçak gönüllü kimse insanların kalbini kendisine ısındırır, kötü dilli ve hiddetli kimseler insanları kendisinden uzaklaştırırlar.
  29. Bedük tutsa köñlin bu sü başlar er, seziksiz yağıdın bu er berge yer
    Ordu kumandanı mağrur olursa, şüphesiz, düşmandan dayak yer.
  30. Bu köñli bedük er osallık kılur, osal er ya buzlur ya üdsüz ölür
    Mağrur adam ihmalkârlık eder, ihmalkâr adam ya bozulur yahut vakitsiz ölür.
  31. Kür ersig kerek bolsa kaşığ yülüg, yadılsa atı bolsa çavluğ külüg
    Namlı ve şöhretli olması ve adının yayılması için, onun cesur, heybetli, saçı-sakalı düzgün ve mert insan olması lâzımdır.
  32. İsizlerke kaşığ kerek korksalar, yavaşlarka edgü kerek sevseler
    Kendisinden korkmaları için,- onun kötülere karşı heybetli görünmesi, sevmeleri için de, yumuşak huylu kimselere iyi davranması lâzımdır.
  33. Siyâset yorıtğu kerek sü başı, siyâsetka aşlığ bolur sü işi
    Ordu kumandanı siyâset etmesini bilmeli, ordu ışı siyâsete bağlı olur.
  34. Siyâset yorıtsa sü başlığ bolur, süsi başlığ erse er aşlığ bolur
    Siyâset tatbik edilirse, ordu başsız kalmaz, ordu başlı olursa, asker birbirine bağlı kalır.
  35. Kayu sü bolur bolsa başsız tuşañ, uş ol sü buzuldı ilig keç yaşañ
    Hangi ordu başsız kalırsa, onu bırak, o ordu bozulur, ey hükümdar sen çok yaşa.
  36. İsizlerke hışmet siyâset kerek, yana edgüke tutçı hürmet kerek
    Kötülere haşmet ve siyâset, iyilere ise, dâima hürmet lâzımdır.
  37. Tegür edgülerke tükel edgülük, sevinçin tilegü yüdürmegü yük
    iyi insanlara her türlü iyilikleri ver, onları memnun etmeli ve onlara yük yükletmemelıdir.
  38. Bu edgüg tiler barça yalñuk turup, kişi kul bolur erke edgü bulup
    Bütün insanlar bu iyilikleri ararlar, insan iyiliğini gördüğü adama kul olur.
  39. Negü ter eşitgil ay kılkı tüzün, bu beytig okığıl avınğıl özün
    Yumuşak huylu insan ne der, dinle, bu beyti oku ve kendini teselli et.
  40. Boş âzâd kişi barça edgü kulı, sen edgü kılu aç könilik yolı
    Hür ve serbest insanların hepsi iyilik kuludur, sen iyilik yaparak, doğruluk yolunu aç.
  41. Kişilik kılurka kişi bol tuşı, kişi mundağ urdı kişilik ulı
    insanca hareket etmek için, sen dâima insan ol, insan insanlığın temelini böyle tesbit etmiştir.
  42. Kerek sü başıña bu bir kaç kılık, yağıka yüz ursa bu tüzse yorık
    Düşmana karşı sefere çıkmak ve ordunun hareketini idare edebilmek için, kumandanın şu bir kaç vasfa sahip olması gerekir.
  43. Yağıda kür arslan yüreki kerek, karıştukta esri bileki kerek
    Onun yüreği harpte arslan yüreği gibi ve dövüşürken de bileği kaplan pençesi gibi olmalıdır.
  44. Toñuz teg titimlig böri teg küçi, adığlayu azğın kotoz teg öçi
    O domuz gibi inatçı, kurt gibi kuvvetli, ayı gibi azılı ve yaban sığırı gibi kinci olmalıdır.
  45. Yana alçı bolsa kızıl tilkü teg, titir buğrası teg kör öç sürse kek
    Aynı zamanda, kırmızı tilki gibi, hîlekâr olmalı, deve aygırı gibi, kin ve öç gütmelidir.
  46. Sağızğanda sakrak kerek tutsa öz, kaya kuzunı teg yırak tutsa köz
    Kendisini saksağandan daha ihtiyatlı tutmalı, gözünü, kaya kuzgunu gibi, uzaklara çevirmelidir.
  47. Uluğ tutsa hamyet kür arslanlayu, ügi teg usuz bolsa tünle sayu
    Arslan gibi, hamiyeti yüksek tutmalı, baykuş gibi, geceleri uykusuz geçirmelidir.
  48. Bu yañlar bile er yağıçı bolur, yağıçı bolur hem yarağçı bolur
    insan bu vasıflar ile harpçi olur, harpçi olur ve işinin ehli olur.
  49. Yağıçı yarağçı kişi ol tuçı, yağı sançğuçı hem yetürgen öçi
    Harpçi her vakit silâh taşıyan kimsedir, o düşmanı vurur ve zafer kazanır.
  50. Tuzı etmeki hem aşı keñ kerek, atı ton tolumı añar teñ kerek
    Onun tuzu-ekmeği ve yemeği bol, atı, elbisesi ve silâhı da buna denk olmalıdır.
  51. Aş içgü tuz etmek yadar er atı, aş içgü-turur bu tiriglik otı
    însanın adını tuz-ekmek, yiyecek ve içecek dünyaya yayar, bu hayatın devası yiyecek ve içecektir.
  52. Negü ter eşitgil ıla atlığı, tuz etmek keñüt ay kişi kutluğı
    Ha'nın meşhur şahsiyeti ne der, dinle, ey insanların kutlusu, tuzun ekmeğin bol olsun.
  53. Kü çav at tilese tuz etmek yitür, tiriglik tilese anı ok yetür
    Adının namlı ve şöhretli olmasını dilersen, başkalarına tuz-ekmek yedir, yaşamak dilersen, yine aynı şeyi yap.
  54. Kişilik kılığlı ınançlığ akı, tuz etmek hakı tep öter er hakı
    İnsanlık yapan, itimat kazanan ve cömert olan insana, tuz-ekmek hakkı diye, askerler bunun hakkını öderler.
  55. Uluğluk tilese aş içgü üle, uzun yaş tilese bulur aş bile
    Büyüklük dilersen, yiyecek ve içecek dağıt, uzun ömür istersen, o da bununla bulunur.
  56. Kerek hayl başıña bu bir kaç kılık, itilse işi ötrü tüzse yorık
    işinde muvaffak olması ve gidişinin düzenlenmesi için, kumandanda şu bir kaç vasıf bulunmalıdır.
  57. Sözi çın kerek bolsa kavli bütün, uluğ bolsa yalğan ınanmaz bodun
    Söyledikleri doğru olmalı ve sözüne emniyet edilmelidir, büyükler yalancı olursa, halkın itimâdı kalmaz.
  58. İkinçi akılık kerek berse neñ, saranka yumıtmaz kişi alğu yañ
    İkincisi—cömert olmalı ve ihsanlarda bulunmalıdır, bir şeyler almağı âdet edinen hiç bir kimse hasisin etrafında toplanmaz.
  59. Üçünçi yüreklig kerek kögsi kür, yüreksiz yağı körse iglep yatur
    Üçüncüsü—cesur ve göğsü pek olmalıdır, korkan kimse düşmanı görünce, hastalanarak, yatağa düşer.
  60. Bu törtünç kerek alçı hile bilir, bu hile bilir erke arslan ulır
    Dördüncüsü—hîle ve kurnazlık yollarını bilmelidir, çâresini bulan kimseye arslan bile baş eğer.
  61. Titimlig kerek hem topulsa çerig, yitilik kerek ked komıtsa erig
    Orduları yarıp-delmek için, sebatlı bulunmalı, askeri coşturmak için de kesin kararlı olmalıdır.
  62. Bu erdem bile bolsa sü başçısı, yağı sançğa yadğa yağınıñ küsi
    Ordu kumandanı bu faziletlere sâhıp olursa, düşmanını vurur ve onun şöhretini yere serer.
  63. Bu yañlığ sü başçı bu sü başlasa, elig bulğa düşmân öze işlese
    Böyle bir kumandan askerin başına geçerse, düşmana karşı her vakit muvaffak olur.
  64. Yüz ursa yağıka bu sü başçısı, oduğ turğu tün kün kiterse usı
    Ordu kumandanı düşmanla karşılaşınca, gece-gündüz uyanık bulunmalı ve uykuyu bırakmalıdır.
  65. Üküş er kereksiz er üdrüm kerek, er üdrüm bulunsa tolum tüm kerek
    Çok adama lüzum yoktur, fakat asker seçme olmalı, asker seçme olduğu gibi, onun silâhı da tam olmalıdır.
  66. Üküş sü çerig erse başsız bolur, bu başsız çerig sü yüreksiz bolur
    Kalabalık asker ve ordu başsız olur, bu başsız asker ve ordu cesaretsiz olur.
  67. Sınamış yağıçı kişi teñlemiş, on iki miñ er sü üküş sü timiş
    Tecrübeli harp adamı kıyas etmiş ve on iki binlik ordunun büyük bir kuvvet olduğunu söylemiştir.
  68. Çerig sançmış alp er tutuzmış ayu, maña tört miñ er sü tükel sü teyü
    Ordular mağlûp etmiş olan kahraman adam: — Benim için dört bin asker tam bir ordudur — demiştir.
  69. Kalın sü yayılsa için bulğaşur, anı itse bolmaz yarağsız tuşur
    Kalabalık ordu yayılınca, içinden karışır, nizâma sokulamaz, kötü bir durum hâsıl olur.
  70. Çavıkmış kür alp er yeme sözlemiş, er üdrüm kerek sü tolumluğ temiş
    Şöhretli, cesur ve kahraman yiğit: —Orduda seçme ve ıyı silâhlı yiğitler lâzımdır— demiştir.
  71. Negü ter atıkmış yağıçı eşit, bu söz eştip ötrü özüñke iş et
    Adı dünyaya yayılmış meşhur harp adamı ne der, dinle, bu sözü dinle ve ona göre hareket et.
  72. Üküş sü tileme er üdrüm tile, er üdrüm tile hem tolum tüm bile
    Çok asker isteme, seçme asker iste, askerin seçkm ve tam techizatlı olmasını iste.
  73. İtiglig az edgü üküşte körü, telim tuştı artak üküş sü bile
    Az sayıda ve muntazam bir ordu. çoğa nisbetle, daha iyidir, çok kimseler çok askerle bozguna uğradılar.
  74. Yağıka kalı yortsa sü başlar er, yakın tutğu özke yağığ işler er
    Ordu kumandanı düşmana karşı harekete geçerken, düşmana karşı koyacak esas kuvvetleri etrafında bulundurmalıdır.
  75. Adırğu üdürgü yezek tutğakı, yırak tutğu saklap közi kulğakı
    Öncü ve keşif kollarını seçip ayırmalı, ihtiyatlı olmalı, göz ve kulağını uzaklara çevirmelidir.
  76. Yezek hem telim yetse tutğak kitip, yağığ basğu bolsa urunsa kayıp
    Keşif kolu gidip, düşmanın kalabalık öncü kuvvetleri ile karşılaşınca, eğer düşmana saldırmak icap ederse, geri dönüp hücum etmelidir.
  77. Süsin itse yapsa ma yortuğ tüzüp, kedin kalmasa er ya öñdün ozup
    Askerî tanzim ve tertip ile muhafız alayını teşkil etmeli ve hiç kimse geride kalmamalı veya öne geçmemelidir.
  78. Tüşün bilse yortuğ tüze bilse ked, er at tutsa sakçı oduğ tursa ked
    Konak yerlerini ve muhafız alayını düzenlemesini iyice bilmeli, askerden nöbetçiler tâyin etmeli ve bunlar da çok uyanık durmalıdır.
  79. Yorıkın küdezse alem başlar er, öñi turmasa bir yağığ işler er
    Alemdar harekâtı iyice takip etmeli, düşmana hücum edecek askerlerden kimse hâriç kalmamalıdır.
  80. Tüşürse toyuğ ked körüp berk yirig, yırak ıdmasa tıdsa yığsa erig
    Karargâh kurarken, çok dikkat etmeli ve mahfuz bir yer seçmeli, askeri toplu bir hâlde bulundurarak, uzaklaşmasına mâni olmalıdır.
  81. Usa bolmasa bolsa artuk oduğ, osal bolsa tegrür basımçı yoduğ
    Kumandan ihmalkâr olmamalı ve çok uyanık bulunmalıdır, o ihmalkâr olursa, düşmanın baskınından zarar görür.
  82. Yağıka yağusa yezekin alu, tüşürse toyuğ körse ot suv talu
    Öncü kuvveti ile düşmanın yakınlarına sokulmalı, otuna ve suyuna iyice dikkat ederek, karargâh kurmalıdır.
  83. Süsin ked küdezse til ıçğınmasa, süsi az üküşin yağı bilmese
    Askerini çok ıyı gözetmeli ve dil yakalatmamalıdır, askerinin az veya çok olduğundan düşman haberdar olmamalıdır.
  84. Katığlañu aşnu til alğu kerek, bu tildin yağı kılkı bilgü kerek
    Daha önce dil yakalamağa gayret etmeli ve bu dilden düşmanın durumunu öğrenmeğe çalışmalıdır.
  85. Añar teñlese ötrü itse işin, yağı boynı yençse kiterse başın
    Sonra işini, alınan malûmata göre, tanzim etmelidir, ya düşmanın boynu kesilir yahut başı ezilir.
  86. Bu saklık bolur hem oduğluk bolur, yağıda kayusı sak erse unur
    Böyle hareket etmek ıhtıyatlılık ve uyanıklık olur, harpte kim ihtiyatlı davranırsa, o muvaffak olur.
  87. Oduğ beg süsi kör böke yolçılığ, kür arslan münügli kılıç kamçılığ
    Uyanık beyin askeri, bak, ejderha kumandasında arslana binmiş, kılıç kamçılı orduya benzer.
  88. Yağı sançğuka tutğu iki tolum, bu iki tolumdın yağı yer ölüm
    Düşmanı vurmak için, şu iki silâh kullanılmalıdır, bu iki silâh düşmana ölüm getirir.
  89. Erig aşnu yağıka kerek hile al, bu hile bile kıl yağı meñzi al
    Her şeyden önce düşmana karşı hîle ve hud'aya baş vurulmalıdır, bu hîle ağına düştüğü için, utancından düşman yüzünü kızartsın.
  90. İkinçi bu saklık oduğluk-turur, kayusı sak erse ol üsteñ bolur
    İkincisi — ihtiyatlılık ve uyanıklıktır, harpte kim ihtiyatlı davranırsa, o galip gelir.
  91. Kayusı sak erse yağıda oduğ, seziksiz yağıka bu tegrür yoduğ
    Harpte kim ihtiyatlı ve uyanık bulunursa, hiç şüphesiz, düşmanı o felâkete uğratır.
  92. Yağıñ sü telim tutsa azrak seniñ, tokışka ivinme yarağ kör anıñ
    Eğer düşmanın askeri çok ve seninki daha az ise, savaşa acele etme ve ona göre tedbir al.
  93. Yaraşğu yarağı bar erse yaraş, yok erse yarıklan bil alşıp küreş
    Anlaşmak imkânı varsa, onunla anlaş, yok ise, zırhını giy, düşmana sıkı-sıkı yapış ve güreş.
  94. Katığlan usandur usa bas keçe, keçe az üküşüg ne bilgey aça
    Gayret et, düşmanı rahat bırakma, mümkün ise, gece baskını yap, gece karanlığı içinde kuvvetinin az veya çok olduğunun kim farkına varacak.
  95. Kalı basğuka bulmasa sen yarı, yalavaç ıdıp sen bar illeş yorı
    Eğer sen galebe çalmak için imkân bulamazsan, elçi göndererek, sulh yapmağa çalış.
  96. Tilin arsık el bol küdezgil özüñ, tokışka ivinmegü kesgil sözüg
    Sözle oyala, sulh ol, kendini koru ve savaşa acele etme, işte bu kadar.
  97. Takı bolmaz erse yağı oğrasa, tokışmak tilese köñül bermese
    Böyle olmazsa ve düşman anlaşmak istemeyip, savaşmakta ısrar ederse,
  98. Uzatma işiñ sen çerig ter tokış, üle neñ eñ ög tokış at okış
    İşi uzatma, askeri topla ve savaş, askere mal dağıt, onların kahramanlık duygularını okşa ve her vâsıtaya baş vur.
  99. Tokışığ uzatsa yağı öglenür, üküş körse erniñ közi ögrenür
    Savaşı uzatırsan, düşmanın aklı başına gelir, iş uzadıkça, kuvvetinin derecesini anlar.
  100. Negü ter eşitgil yağı sançmış er, başında keçürmiş közün körmiş er
    Düşmanlarını mağlûp etmiş, görmüş-geçirmiş, tecrübeli yiğit ne der, dinle.
  101. Körüşmez yağınıñ küsi ked yırak, körüşse basınur körügli karak
    Görünmeyen düşmanın şöhreti uzaktan büyük görünür, meydana çıkınca, onunla karşılaşanlar nazarında bu şöhret küçülür.
  102. Yağıka yalu teg neñiñ almasu, uzatsa basıttıñ yiti kıl adak
    Düşmana yalın hücum et, ağırlığın düşmanın eline geçmesin, işi uzatırsan, mağlûp oldun demektir, ayağını çevik tut.
  103. Çerigde bir ança busuğka kigür, yadağ okçı tüşrüp sen öñdün yügür
    Askerin bir kısmını pusuya yatır, yaya okçuları harekete geçirerek, kendin önden koş.
  104. Yağıçı ürüñ kırğıl ersiglerig, yağıka alın kıl kötürsü çerig
    Düşmanın karşısına yaşlı-başlı yiğitler koy, askeri onlar götürsünler.
  105. Ürüñ kırğıl artuk yağıçı bolur, yağıçı bolur hem yarağçı bolur
    Harpte saç-sakal ağartmış insanlar daha iyi savaşırlar, bunlar harpçidirler ve bu işi çok iyi bilirler.
  106. Kiçig kur yegitler bolur ked yiti, kalı yüz evürse udıtur otı
    Genç ve toy yiğitler çok ateşli olurlar, fakat bir yüz çevirdiler mi, bu ateşten eser kalmaz.
  107. İnanur erig kılğıl öñdün kedin, oñuñdın soluñdın bir ança adın
    Öne ve arkaya emin kimseleri koy, bir kısmını da sağa ve sola yerleştir.
  108. Yağusa çerigke ilişse eri, tuşınça tegişgü kemişse urı
    Askerler yaklaşıp, erler birbirleri ile harbe tutuşunca, her kes kendi karşısındaki ile harp etmeli ve nâra atmalıdır.
  109. Erig aşnu yıraktın tegişgü okun, yağusa süñün teggü berse boyun
    İlk önce uzaktan oklar ile vuruşmalı, yaklaşınca ve yüz-yüze gelince de, süngü ile hücum etmelidir.
  110. Katılsa kılıç baldu birle tegiş, tişin tırñakın teg yaka tut iliş
    Saflar karışınca, kılıç ve balta ile vuruş, dişle, tırnakla saldır, yakasından tut, yapış.
  111. Tiren arka berme yağıka bolup, yağığ sanç yok erse uruş yat ölüp
    Dayan, düşmana hiç bir suretle arka verme, düşmanı vur veya vuruşarak, orada öl.
  112. Negü ter eşitgil karışğan kür er, seriñil seriñen yağısın urar
    Dinle, düşmanın içine giren cesur asker ne der, dayan, dayanan asker düşmanını ezer.
  113. Kelin kız sevinçi küden tünleri, kür alp er küvençi çerig künleri
    Gelin kızların sevinçli anları zifaf geceleridir, cesur ve kahraman erkeğin iftihar edeceği zamanlar da harp günleridir.
  114. Küvez alp sekirtıp çerig sürse bat, laçın kuş kovar teg töker kanları
    Mağrur kahraman seyirterek, sür'atle ordusunu sürer, şahinin kuşlara saldırması gibi, hücum eder ve kanlar döker.
  115. Yağı körse alp er köpirtür izig, bu karşur adınlarka tegmez kezig
    Kahraman yiğit düşmanı görünce, tozu dumana katar, her yere o atılır, başkalarına sıra gelmez.
  116. Çerig körse alp er kür arslan bolur, sekirtür ya öldrür ya urşu ölür
    Kahraman yiğit asker görünce, arslan kesilir, seyirtir, ya öldürür veya vuruşarak ölür.
  117. Yağı körse alp er kızartur meñiz, karışsa bodulur kızıl hem yağız
    Kahraman yiğitin, düşmanı görünce yüzü güler, düşmanla kapışınca, kızıl kana boyanır.
  118. At üstem yarıklar bolur kıp kızıl, ğızıl kızğu eñler bolur yap yaşıl
    At, koşum ve zırhlar kıp-kırmızı olur, kırmızı ateş gibi yanan yanaklar mos-mor kesilir.
  119. Yağı at kemişse saña oğrasa, serin arka berme saçılsa basa
    Düşman at salar ve senin üzerine yürürse, dayan, arka verme, kendiliğinden dağılır.
  120. Yağ teprese sen udu tepregil, ite ud adakın yorı turmağıl
    Düşman harekete geçerse, sen de ona göre hareket et, durma, hazır durumda onun her hareketini karşıla.
  121. Kalı kaçsa sendin yağı turmasa, erig yetgü tutğu bulun tutmasa
    Eğer düşman karşı duramayıp, senden kaçarsa, onu takip et ve esir almağa çalış, böyle yapmazsan,
  122. Yağı sançmış ersig eren bulnukup, yana evre sançtı yağısın utup
    Düşmanı mağlûp eden kahraman yiğitlerin safı karışınca, düşman dönüp, tekrar hücum eder ve galip gelir.
  123. Yağı kaçsa tap kıl ederme yırak, kalı yandru yansa kaçumaz adak
    Düşman kaçarsa, onu ölçülü takip et, pek uzaklara gitme, eğer düşman geri dönerse, sonra kaçamazsın.
  124. Muñuksa yağı yüz ölümke urur, ölümke yüz ursa kim utru-turur
    Düşman ümitsizliğe düşerse, ölümü göze alır, ölümü göze alan kimse, çok şiddetle karşı koyar.
  125. Bu yerge özüñni küdezgil oğul, küdezgil yok erse özüñdin tüñül
    Ey oğul, böyle durumlarda kendini iyi koru, kendini koru yahut her şeyi göze al.
  126. Osal bolsa er kör yorırda ölür, osal bolmasa er tilekin bulur
    insan ihmalkâr olursa, yürürken ölür, ihmalkâr olmazsa, dileğine erer.
  127. Maña mundağ aydı sınamış kişi, sınamış kişiler sözi söz başı
    Bana tecrübeli insan böyle dedi, tecrübeli insanların sözü sözlerin başıdır.
  128. Yağı kaçsa tap kıl ederme udu, edertçi yedi körse berge todu
    Düşman kaçarsa, ölçülü takip et, arkasından pek ileri gitme, çok ileri giden doyuncaya kadar kamçı yer.
  129. Yağığ bir saçıtsa yana tirlümez, otuğ suv udıtsa yana tirlümez
    Su ateşi söndürünce, ateş nasıl tekrar alevlenmezse, düşman da dağılınca, bir daha toplanamaz.
  130. Muñukmış kişiler ölümüg kolur, ölümüg koluğlı er öldrü ölür
    Ümitsizliğe düşen insanlar ölümü ararlar, ölümü isteyen kimse evvelâ öldürür, sonra ölür.
  131. Kim iş kılsa terkin añar bergü neñ, uş ol neñ bile er kızıl kılsa eñ
    Bir kimse bir yararlık gösterirse, ona derhal mükâfatını vermeli ve bununla onun yüzünü güldürmelidır.-
  132. Kim er tutsa öggü açınğu kerek, ol açığ bile er urunsa yürek
    Kim bir esir yakalarsa, onu öğmeli ve ihsanda bulunmalı ki, o da bu ihsan ile öğünsün.
  133. Yavuz ögdi bulsa idi ked bolur, kedig ögse kendü kaçan kin kalur
    Kötü insan öğmekle çok iyi olur, iyiyi öğersen, bu ondan hiç geri kalır mı?
  134. Eri ögse elgin kür arslan tutar, atığ ögse yügrür uçarığ yeter
    Askeri öğersen, eli ile arslan tutar, atı okşarsan, koşar ve uçan kuşa yetişir.
  135. Balıkmış bar erse sen emlet körü, bulun bolmış erse yulup ol kirü
    Yaralanan varsa, sen bakıp, tedavi ettir, esir olan varsa, kurtar, geri al.
  136. Kalı ölmiş erse ağırlap kötür, oğul kız bar erse añar hak yitür
    Eğer ölen olursa, hürmetle kaldır, çoluk-çocuğu varsa, onlara haklarını ver.
  137. Er at körse ötrü sevinçlig bolur, yağı oğrı bolsa sevüg cân berür
    Askerler bunu görünce, sevinirler, savaş günlerinde de sevgili canlarını feda ederler.
  138. İsig söz küler yüz bile bergü neñ, bu üç neñ kişike bolur edgü yañ
    Tatlı söz ve güler yüz ile onlara mal vermelidir, bu üç şey insan için ıyı bir an'ane olur.
  139. Boş âzâd kişiler muñar kul bolur, bu kul cân yuluğlar sevinçin kolur
    Serbest ve hür insanlar ona kul olur, bu kul, onu memnun etmek için, canını feda eder.
  140. Muñar meñzer emdi bu söz ay bügü, körü barsa yetrü çın aymış tigü
    Ey hakim, buna benzer bir söz vardır, iyice dikkat edersen, bunun doğru olduğunu tasdik edersin.
  141. Küler yüz isig söz üle neñ tavar, boş âzâd kişiler bu üçke avar
    Onlara güler yüz göster, tatlı söz söyle, mal ve mülk dağıt, serbest ve hür insanlar bu üç şeyin etrafına toplanır.
  142. Sen altun kümüş birle alma kuluğ, bu üç neñ yulu kıl karnuğnı yavar
    Sen kulu altın ve gümüş ile alma, bu üç şeyi feda et, o her keşi sana getirir.
  143. Sü başlar kişi bolsa mundağ kerek, anın başlasa sü bolur edgürek
    Ordu kumandanı böyle olmalıdır, böyle bir adam orduya baş olursa, çok iyi olur.
  144. Sen altun kümüşni ülegil neñin, yuluğ kılğa cânın sav altun teñiñ
    Sen altınını, çümüşünü ve malını dağıt, sen ne kadar som altın verirsen, onlar da o kadar canlarından fedakârlık ederler.
  145. Bu üç neñke bolur tapuğçı kulı, munı tutsa begler kamuğ neñ ulı
    Hizmetkârlar bu üç şey için ona kul olurlar, beyler buna göre hareket etmeli, bu her şeyin temelidir.
  146. Bu yarñlığ sü başçı bulur erse beg, işi başka barğay küvenç bolğu teg
    Bey böyle bir ordu kumandanı bulursa, işim emniyetle sona erdirir.
  147. Bu yañlığ bolur erse sü başlar er, işi barça itlıp küvençke teger
    Ordu kumandanı, böyle olursa, bütün işi yoluna girer ve kendisi takdire mazhar olur.
  148. Yarağlığ vezir kolsa andağ kerek, sü başçı tiler erse mundağ kerek
    Ehliyetli bir vezir istersen, öyle oJmaJı, ehliyetli bir kumandan dilersen, böyle olmalıdır.
  149. Añar ötrü begler ınansa bolur, tilemiş tilekin beg andın bulur
    Böyle bir adama beyler inanabilirler, bey onun vâsıtası ile arzu ettiği şeyi bulur.
  150. Yana aydı ögdülmiş ilig kutı, iki iş bedük iş uluğluk atı
    Öğdülmiş tekrar dedi : — Ey devletli hükümdar, şu iki vazife büyük vazifelerdir, büyüklüğün atıdır.
  151. Vezir bir ikinçi sü başlar alem, birisi kılıç tuttı biri kalem
    Biri vezirlik, ikincisi ordu kumandanlığıdır, bunlardan biri kılıç tutar, biri kalem.
  152. Bu el bağı örki bu iki tüzer, bu iki birikse anı kim üzer
    Memleketin nizâmını ve dizginini bu ikisi ellerinde tutar, bu ikisi el-ele verirse, onu kim koparır.
  153. İdi artuk öçirüm kerek bu kişi, kalı öznese begke eltür başı
    Bunların pek seçkin insanlar olması lâzımdır, eğer beye karşı baş kaldırırlarsa, başlan gider.
  154. Tusulsa idi ök tususı üküş, kalı öznese yası el kend uluş
    Faydalı da olurlarsa, memlekete çok faydalı olurlar, eğer baş kaldırırlarsa, memleket bunların çok zararını çeker.
  155. Begi bolsa edgü kişi üdrümi, bu iki tapuğçı bodun ködrümi
    Bey iyi ve insanların seçkini olduğu gibi, bu iki hizmetkârı da halk arasında ileri gelen kimseler olmalıdır.
  156. Bulardın bolur ötrü ilke asığ, bu asğı bile ötrü begke tatığ
    Bunlardan memlekete fayda gelir ve bundan dolayı bey de huzura kavuşur.
  157. Negü ter eşitgil kör ilçi bügü, bügü sözlerin bulsa aş teg yegü
    Memleketi idare eden, hakîm insan ne der, dinle, hakimlerin sözünü bulunca, nefis bir yemek gibi yemelidir.
  158. Kılıç birle aldı kör el alğuçı, kalem birle bastı ol el basğuçı
    Memleketi alan onu kılıç ile almıştır, memleketi tutan onu kalem ile tutmuştur.
  159. Kılıç birle alsa bolur terk ilig, kalem bolmağınça basumaz elig
    Bir memleketi kılıç ile derhâl ele geçirmek mümkündür, fakat kalem olmayınca, insan onu elinde tutamaz.
  160. Kılıç birle alsa kayu el küçün, anı sürse bolmaz üküş yıl öçün
    Her hangi bir memleket kılıç ve kuvvetle alınabilir, fakat bu hâkimiyet şiddet ve intikam ile uzun yıllar devam ettirilemez.
  161. Kalem birle tutsa kayu kend uluş, tilek tegrür anda tözüke ülüş
    Hangi şehir ve eyâlet kalem ile idare edilirse, orada her kes kendi arzu ve nasibini bulur.
  162. Bu erdi ay ilig özüm bilmişi, munukı ötündüm ayıtmış tuşı
    Ey hükümdar, benim bildiklerim bunlardır, sorulduğu için, işte arzettim.

    İlig suali Öğdülmişke
    HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ
  163. İlig aydı uktum munı belgülüg, takı bir sözüm bar anı ay külüg
    Hükümdar : — Bunu açıkça anladım, daha bir sözüm var, onu da söyle, ey şöhretli insan — dedi —
  164. Maña sözle emdi körüp edgürek, uluğ hâcibığ ay neteg er kerek
    Şimdi bana, iyice düşünerek söyle, ulu hâcib nasıl bir insan olmalı ki,
  165. Hâciblar özele bu bolsa uluğ, bağırsaklıkın kılsa cânın yuluğ
    O diğer hâciblere baş olsun ve sadâkatle beye canını feda etsin.
  166. Küvense begi hem özi hem eli, olarka duâ kılsa bodnı tili
    Gerek beyin kendisi, gerek memleketi ona güvensin, halk da onlara duâ etsin.
  167. İlig aydı sözle yeme bu sözüg, munı ma ayu ber yarut bu közüg
    Hükümdar: — Bu sözüme de cevap ver, bunu da izah ederek, beni sevindir— dedi.