@𝕏
Türk Bitig

Öğdülmiş Hükümdara Ulu Hâcibin Nasıl Bir İnsan Olması Gerektiğini Söyler

  1. Öğdülmiş İligke Uluğ Haciblıkka Negü Teg Er Kerekin Ayur
    Öğdülmiş Hükümdara Ulu Hâcibin Nasıl Bir İnsan Olması Gerektiğini Söyler
  2. Yanut berdi ögdülmiş açtı tilin, ayur inç tirilsü ilig miñ yılın
    Öğdülmiş cevap verdi, söze başladı ve : — Hükümdar huzur içinde çok yıllar yaşasın — dedi.
  3. Uluğ hâcib artuk bütün çın kerek, bu çınlık bile ked bütün din kerek
    Ulu hâcib çok emniyetli, dürüst ve bu doğrulukla birlikte de iyi ve dini bütün bir insan olmalıdır.
  4. Tüp aslı kerek edgü kılkı oñay, tusulsa bodunka toğursa kün ay
    Halka faydalı olması ve bununla halkın başına güneş ve ay doğması için, onun soyu-sopu temiz ve tabiatı iyi olmalıdır.
  5. Tüpi edgü bolsa er edgü bolur, bu edgü kişi halkka edgü kolur
    Soyu iyi olan insan iyi olur, bu iyi insan halk için de iyilik ister.
  6. Kişi edgüsindin kelir edgülük, yegü içgü miñü takı kedgülük
    iyi insanlardan yiyecek, içecek, giyecek ve binecek hususunda ancak iyilik gelir.
  7. Kılınçı oñay bolsa teñler söz ök, sözüg teñler erniñ işi ked süzük
    Tabiatı iyi olursa, sözlerini tartarak söyler, sözleri tartan insanın işi çok temiz olur.
  8. Közi tok kerek hem uvutluğ silig, tetiglik kerek hem tümen tü bilig
    Gözü tok, haya sahibi ve nâzik olmalıdır, zeki ve bin türlü bilgiye sahip bulunmalıdır.
  9. Közi tok kişi işte almaz orunç, orunç alsa hâcib bolur beg külünç
    Gözü tok olan insan vazife başında rüşvet almaz, hâcip rüşvet alırsa, bey gülünç duruma düşer.
  10. Orunç ol buzuğlı oñulmış işig, orunç yeg kılur ol bütürmiş işig
    Yoluna girmiş işi bozan rüşvettir, olgunlaşan işi çiğ bırakan da rüşvettir.
  11. Uvutluğ silig bolsa kılkı tüzün, kelir andın edgü kılınçın sözün
    Hâcip haya sahibi, temiz ve nâzik bir insan olursa, ondan işte ve sözde ancak iyilik gelir.
  12. Uvutluğ kişi kılmaz isiz işig, yarağsızka yakmaz bu sermez kişig
    Haya sahibi olan insan kötü iş yapmaz, münâsip olmayan şeylere yaklaşmaz ve başkalarına kabalık etmez.
  13. Silig erke devlet siñimlig bolur, silig bolsa kutka tegimlig bolur
    Nâzik insan saadeti hazmeder, insan nâzik olursa, devlete lâyık olur.
  14. Tetig bolsa mâlka muñadmaz bolur, bilig bilse işte yañılmaz bolur
    insan zeki olursa, hiç bir vakit mala muhtaç olmaz, bilgili olursa, işinde hiç bir vakit yanılmaz.
  15. Yeme yakşı aymış biliglig bedük, biligligke tegdi öz ülgi ked ök
    Bilgili ve büyük insan da çok güzel söylemiş, kısmetine en çok kavuşan bilgili insandır.
  16. Biliglig kerek kılsa begler işi, kamuğka yaramaz biligsiz kişi
    Beylerin işini görmek için, bilgili insan lâzımdır, bilgisiz adam hiç bir işe yaramaz.
  17. Bilig tegmese kimke erse ülüg, tirig tese bolmaz anı tut ölüg
    Bir kimse bilgiden nasibini alamamış ise, ona diri demek doğru olmaz, sen onu ölü bil.
  18. Bilig birle yalñuk bedüp çavlanur, kişilerde üster kamuğ iş unur
    insan bilgi ile büyür ve şöhret bulur, her keşten üstün olur ve her işi başarır.
  19. Biligsiz kişi ol kuruğ sır bediz, biliglig kişi ornı kökte ediz
    Bilgisiz adam boş bir kalıptan ibarettir, bilgili kimsenin yeri gökten daha yüksektir.
  20. Ukuşluğ kerek işte artuk oduğ, oduğluğ bile işte tutnur boduğ
    Hâcib vazifede çok uyanık ve anlayışlı olmalı, insan işinde uyanıklık ile boya tutturur.
  21. Ukuş bolsa asğı idi ök üküş, kamuğ edgülük ülgi ol bu ukuş
    Akıllı olmak çok faydalıdır, bütün iyiliklerde aklın hissesi vardır.
  22. Ukuşsuz kişi ol yemişsiz yığaç, yemişsiz yığaçığ negü kılsun aç
    Akılsız adam meyvasız ağaç gibidir, aç kimse meyvasız ağacı ne yapsın.
  23. Ukuşluğ yese yer ikigün ajun, ukuşluğ atanur atansa tüzün
    Ancak akıllı kimse her iki dünyayı elde eder, asîl vasfını ancak akıllı insan alır.
  24. Ukuşluğ biliglig kişi ol kişi, kişide talusı bodunda başı
    Akıllı ve bilgili adam — adamdır, o insanların seçkini ve halkın ileri gelenidir.
  25. Yüzi körki körklüg kerek hem yülüg, toğan ersig ünlüg sözi belgülüg
    Hâcibin yüzü ve kıyafeti güzel, saçı-sakalı düzgün, erkek sesli ve açık sözlü olmalıdır.
  26. Sevitür yüzi körki körklüglüki, yaraşur kirip çıksa ersigliki
    Yüzü ve kıyafetinin güzelliği onu sevdirir, huzura girip-çıkarken, merdâne tavrı iyi tesir yapar.
  27. Yülüg ersig erniñ bolur hışmeti, bu hışmet bile ol kişi hürmeti
    Saçı-sakalı düzgün erkek haşmetli olur, insan bu haşmet ile hürmet bulur.
  28. Sakınuk kerek din idisi arığ, bolsa kılkı kılınçı arığ
    Hâcib takva sahibi ve dindar olmalıdır, tabiatı temiz olursa, hareketi de temiz olur.
  29. Sakınuk arığ din idisi kişi, irinmez kılur barça yalñuk işi
    Takva sahibi, temiz ve dindar insan üşenmez, dâima başkalarına hizmet eder.
  30. Sakınuk kişi yer kişi kadğusı, sakınuk kişi ol kişi edgüsi
    Takva sahibi insan başkalarının kaygısını çeker, insanların iyisi takva sahibi olan insandır.
  31. Yüz utru bolur tutçı hâcib özi, körür közke körklüg kerek ol yüzi
    Hâcib dâima her kesin gözü önünde bulunduğu için, onun yüzü göze güzel görünmelidir.
  32. Bu körklüg yüzüg körse köz suvlanur, köñül açlur anda bu cân yemlenür
    Bu güzel yüzü görünce, insanın yüzü güler, içi açılır ve canı zevk bulur.
  33. Muñar meñzetü aytur emdi bilig, biliglig sözi tut ay kılkı silig
    Bilgili işte buna benzer bir söz söylemiştir, bilgilinin sözünü tut, ey yumuşak huylu insan.
  34. İdi edgü neñ bu kişi körki yüz, bu yüz körkiñe suv içer iki köz
    insanda bu yüz güzelliği çok iyi bir şeydir, yüz güzelliği karşısında gözler parlar.
  35. Kupa körklügüg kör kılın özke fâl, işiñ edgü bolğay kamuğ sözni üz
    Kumral güzeline bak ve onu kendine uğur tut, işin iyi olur, başka sözü bırak.
  36. Köñüllüg kerek hem ked öglüg kerek, amul bolsa kılkı takı edgürek
    Hâcib gönül sahibi ve çok akıllı insan olmalıdır, bir de sakin tabiatlı olursa, daha iyi olur.
  37. Köñüllüg kişi söz unıtmaz bolur, köñülsüz sözüg ked tutumaz bolur
    Gönül sahibi olan insan verdiği sözü unutmaz, gönül sahibi olmayan insan ise, sözünü tutmaz.
  38. Köñül bolmasa er körümez işig, ögi bolmasa er itümez işig
    Gönül olmazsa, insan arkadaşını seçemez, aklı olmazsa, işini yapamaz.
  39. Köñülsüz kişiler kuruğ kep bolur, köñül birle yalñuk kamuğ iş kılur
    Gönülsüz insanlar kuru bir kalıp olur, insan her işi gönül ile yapar.
  40. Ögi ked kerek köñli alçak amul, çığay tul yetimke bağırsak köñül
    O çok akıllı, alçak gönüllü olmalı, fakir, dul ve yetimlere karşı şefkatli gönül lâzımdır.
  41. Tetiglik kerek hem törü ked bilir, ajun körki barça tetigdin kelir
    Zeki olmalı ve kanunu iyi bilmelidir, dünyayı süsleyen şeyler hep zekâ mahsûlüdür.
  42. Köñül kodkı bolsa kamuğka kiçig, tili bolsa yumşak şekerde süçig
    Her kese karşı küçük ve alçak gönüllü davranmalı, dili yumuşak ve şekerden daha tatlı olmalıdır.
  43. Yaruk tutsa yüz köz kişike küle, kılınç edgü tutsa kişilik bile
    İnsanlara açık ve güler yüz göstermeli, başkalarına karşı insaniyet dâiresinde ve iyi muamele etmelidir.
  44. Negü ter eşitgil kişi alçakı, köñül til kiçig tut ay er kıvçakı
    Alçak günüllü insan ne der, dinle, ey boş insan, gönülünü alçak ve dilini kısa tut.
  45. Köñül kodkı tutsa bulur kut erig, küler yüz isig sözke tirlür tirig
    însan gönlünü alçak tutarsa, saadet gelip, onu bulur, hayatta herkes güler yüz ve tatlı söz etrafında toplanır.
  46. Küler yüz ısığ sözke yalñuk isir, isinse bu yalñuk bolur kul esir
    Güler yüz ve tatlı söze insan ısınır, insan kime ısınırsa, ona kul-köle olur.
  47. Serimlig kerek hem tuta bilse öz, közin ked küdezse tilin tıdsa söz
    Sabırlı ve kendisine hâkim olmalıdır, gözünü iyi gözetmeli ve dilini sakınmalıdır.
  48. Kulakı sak erse ögi bilgi keñ, yorıkı tüz erse tili köñli teñ
    Kulağı delik, aklı ve bilgisi geniş, tavrı ve hareketi doğru, sözü ve özü bir olmalıdır.
  49. Tükel bilse erdem bitise bitig, kamuğ işke bilgin bu kılsa itig
    Bütün faziletlere sahip olmalı ve kalem sahibi bulunmalıdır, her türlü işi bilgisi ile yürütmelidir
  50. Bu erdem bilig kör kerek barça tüz, uluğ hâcib ötrü kızıl kılsa yüz
    Ulu hâcib, işinde muvaffak olabilmesi için, bu fazilet ve bilgilerin hepsine birden sâhıp bulunmalıdır.
  51. Tapuğlarda artuk bu yinçge tapuğ, hâciblık-turur baksa yetrü kamuğ
    Dikkat edersen, hizmetler arasında en ince hizmet hâcibliktir.
  52. Bu kaç neñ kerek kim atansa hâcib, kişi başlasa yolka öñdün keçip
    Hâcıb olmak ve öne geçip, insanlara yol göstermek için, şu bir kaç şey lâzımdır.
  53. Muñar meñzer emdi bu şâir sözi, bu şâir sözi ol biligsiz közi
    Buna benzer şöyle bir şâir sözü vardır, şâir sözü bilgisize gözdür.
  54. Hâciblıkka aşnu bu on neñ kerek, yiti köz kulak sak köñül keñ kerek
    Hâciblik için önce şu on şey lâzımdır, keskin göz, delik kulak, geniş, gönül.
  55. Yüzi körki bod til ukuş ög bilig, kılınçı bularka tükel teñ kerek
    Yüz, kıyafet, boy, dil, anlayış, akıl, bilgi, tavır ve hareketi de bunlara tam denk olmalıdır.
  56. Uzun keç yaşasunı ilig özi, uluğ hâcib ol begke körgü közi
    Hükümdar çok yaşasın, fakat bir beyin gören gözü ulu hâcibdir.
  57. Törü hem toku öıedi yinçge tapuğ, uluğ hâcib itse açar yol kapuğ
    Kanun, usûl ve örfü yerine getirmek ince bir iştir, ulu hâcib bunu tanzim ederek, yol ve kapıları açar.
  58. Muñar meñzetü keldi bilge sözi, eşitse köñül bersü alsu özi
    Bir âlimin buna benzer bir sözü vardır, duyan bu söze gönül versin ve benimsesin.
  59. Uluğ iş-turur bu hâciblık işi, munı başka eltmez meger ked kişi
    Bu hâciblik işi büyük iştir, bunu ancak çok ehil insan başarabilir.
  60. Hâciblar işi tut ya begler işi, uluğ ya kiçig tut ötügçi kişi
    ister hâciblerin, ister beylerin işi olsun, büyük veya küçük, o bütün mâruzâtta bulunmak isteyenleri kabul eder.
  61. Açğıçı bitigçi ya iş tutğuçı, ya tonçı etükçi âmil bolğuçı
    Hazinedar veya kâtip gibi memurlar ve elbiseci veya ayakkabıcı gibi san'atkârlar ile münâsabettedır.
  62. Ya yat baz yalavaç keliş ya barış, boşuğ bergü açığ olarka tegiş
    Yat-yabancı elçilerin geliş ve gidişine, onların istihkakları olan ihsan ve hediyelerin verilmesine o bakar.
  63. Konukları körgü ya boğuzı yemi, açığlığ açığsızka kılsa emi
    O bunların kalacakları yeri ve yiyecekleri yemeği tâyin eder, hediyeli veya hedıyesizlerin usûl ve çâresine bakar.
  64. Uğrında erse kişi başlağu, törüsin tokusın yazım kılmağu
    Yol ağzında ise, insanlara rehberlik eder, merasim, örf ve âdetin yanlış yapılmamasına dikkat eder.
  65. Çığay tul yetim kıssa berse ötüg, anı barça tıñlap ötünse ötüg
    Fakir, dul, öksüz ve yetim dileklerini dinler ve bunları beye arzeder.
  66. Mezâlim üdinde ötügçilerig, körü alsa yol kılsa bolsa erig
    Haksızlığa uğrayarak, hak talebinde bulunanları kabul etmeli, yol göstermeli ve onlara karşı haşin davranmamalıdır.
  67. Yana körse iç taş yarağsızlarığ, ayu berse tıdsa kötürse arığ
    Yine içte ve dışta uygunsuzları görürse, onları ikaz ederek, hareketlerine mâni olmalı ve bunlara meydan vermemelidir.
  68. Bu yañlığ tü işler neçe ülgülüg, uluğ hâcib elgi tegir belgülüg
    Bu çeşit bir çok ölçülü işleri, şüphesiz, ulu hâcib halleder.
  69. Bu işke basut barça andın kelir, kalı artasa kalsa andın kalır
    Bu işlere her türlü yardım ondan gelir, eğer işler bozulur veya yapılmazsa, yine onun yüzünden kalır.
  70. Ay ilig hâciblarka saklañu ol, bu kaç yerde artuk katığlañu ol
    Ey hükümdar, hâcibler bir kaç yerde ihtiyatlı olmalı ve bu hususlarda çok gayret etmelidirler.
  71. Biri beg sözini katığ tutsa berk, ikinçi havâka ukuş kılsa örk
    Biri—hâcib beyin sözünden kat'iyen dışarı çıkmamalı, ikincisi hava ve heveslerine aklını yular yapmalıdır.
  72. Üçünçi körürde küdezse özin, tilinde çıkarmasa tegme sözin
    Üçüncüsü—huzurda müteyakkız olmalı ve ağzına gelen her sözü söylememelidir.
  73. Orunç almasa kılsa barça işig, yağutsa begiñe yıramış kişig
    Rüşvet almamalı, üzerine düşen bütün işleri yapmalı ve uzaklaşmış olan insanları beyine yaklaştırmalıdır.
  74. İki neñ kişide bulunsa ilig, añar bermegil iş uzatma elig
    Ey hükümdar, bir insanda şu iki şey varsa, ona iş verme ve yakınlık gösterme.
  75. Biri tilde yalğan çıkarsa sözin, biri egrilik ol sikirtse özin
    Bunlardan biri yalancılık ve diğeri de insanı doğru yoldan saptıran kötü huydur.
  76. Bu iki kılınç kimde bolsa köni, özüñke yakurma ay ilig anı
    Bu iki tabiat gerçekten kimde bulunursa, ey hükümdar, onu kendine yaklaştırma.
  77. Adın üç iş ol kör tapuğçı işi, küdezmese andın özi yer başı
    Bak, daha şu üç şey vardır ki, hizmetkâr bunlardan korunmazsa, kendi başını yer.
  78. Biri söz eşitse katığ tutsa berk, biri körse teñsiz közin yumsa terk
    Biri—her duyduğu şeyi ifşa etmemeli, ikincisi—görmemesi icap eden uygunsuz şeyleri görünce göz yummasını bilmelidir.
  79. Üçünçi özin tutsa tursa köni, sevinçin keçürgey bu bulmış küni
    Üçüncüsü —kendisine hâkim olmalı ve doğrulukla yaşamalıdır, böylelikle hayatını sevinç içinde geçirir.
  80. Negü ter eşitgil bügü bilge beg, bu söz işke tutsa saña bolğa yeg
    Hakîm ve âlım bey ne der, dinle, bu söze göre hareket edersen, senin için çok iyi olur.
  81. Başıñ kolsa begler sözin sözleme, yana ilke yazma başıñnı yeme
    Başını korumak istersen, beylerin söylemesi icap eden sözleri sen söyleme ve memlekete karşı suç işleyerek, kendi başını yeme.
  82. Kara ilke yazsa kurıtur başın, tili sözde yazsa uşatur tişin
    Avam memlekete karşı suç işlerse, başı gider, konuşurken dili suç işlerse, dişi kırılır.
  83. Telim körmişim bar tegimsiz kişi, turup ilke yazdı kesildi başı
    Çok görmüşümdür, liyakatsiz kimseler günün birinde memlekete karşı suç işlemişler ve başları kesilmiştir.
  84. Üküş me eşittim bu til sözlemiş, köñül sırrı açlıp erin başlamış
    Sonra çok okudum, dil ihtiyatsız konuşurken, gönül sırrını ifşa etmiş ve o kimseyi yaralamıştır.
  85. Yana aydı bilge bügü sözledi, özin tutnumaz er başın yer tedi
    Alim ve hakimler de : — Kendisine hâkim olmayan insan kendi başını yer —demişlerdir.
  86. Hâciblarka artuk küdezgü özüg, körürde közüg hem ötügde sözüg
    Hâcibler kendilerini çok gözetmeli, huzurda gözlerine ve mâruzâtta bulunurken de, sözlerine dikkat etmelidirler.
  87. Üdi bolmağınça özi kirmese, ayıtmazda aşnu ötüg bermese
    Vakti gelmeden içeri girmemeli ve kendilerine sorulmadan da mâruzâtta bulunmamalıdırlar.
  88. Negü ter eşitgil ukuşluğ tili, ukuşluğ tili açtı mani yolı
    Akıllı insan ne der, dinle, akıllının dili mâna yolunu açmıştır.
  89. Üdi bolsa körkit meliklerke yüz, ayıttukta sözle tilin sözke söz
    Meliklere vakti gelince yüzünü göster, sordukları vakit söyle ve ancak sorduklarına cevap ver.
  90. Kamuğ neñke vakt ol üdi belgülüg, üdi boldı erse körür iki köz
    Her şeyin muayyen bir vakti ve zamanı vardır, vakti geldi ise, bunu iki göz görür.
  91. Bu yañlığ kerek barça erdem bilig, uluğ hâcib ötrü uzatsa elig
    Bütün fazilet ve bilgilerinin böyle olması lâzımdır, bu vasıfları hâiz olan ulu hâcıb vazifesine başlayabilir.
  92. Bu erdi ay ilig özüm bilmişi, munukı ötündüm ayıtmış tuşı
    Ey hükümdar, benim bildiklerim bunlardır, işte sorulduğu için arzettım.

    İlig suali Öğdülmişke
    HÜKÜMDARIN ÖĞDÜLMİŞ'E SUÂLİ
  93. İlig aydı uktum eşittim bu söz, takı bir söz aytur seniñdin bu öz
    Hükümdar: — Bunları dinledim, anladım — dedi—sana bir şey daha soracağım.
  94. Maña ayğıl emdi kapuğ başlar er, negü teg kerek ay bu iş işler er
    Şimdi gelelim kapıcı-başına, bu vazifeyi üzerine alan insan nasıl olmalıdır?