Ey Dost Senin Aşkın Odu

İy dost senün ışkun odı cigerüm pâre baş kılur
Işkundan yanar yüregüm yandugum bana hoş gelür

Işkun odına yandugum aglamak oldı güldügüm
Dost sana zâri kıldugum münkirlere savaş gelür

Söylerisem sözüm savaş söylemezsem cigerüm baş
Cihân tolu durur kallâş her birinden bir taş gelür

Gör niçe taşlar atılur dost içün başlar tutılur
Gelür gönüle batılur hâlünüze hâldaş gelür

Bizüm hâlümüzden bilen kimdür ışka münkir olan
Bizüm sevdügümüz Hak'dur bu halka göz ü kaş gelür

Niçe selâtînler zebûn olur bu ışkun elinden
Her kim bu yola düşerse ol bu yola yavaş gelür

Erenler buna kalmadı vardı yolına turmadı
Hakk'ı girçek sevenlere cümle âlem kardaş gelür

Miskîn Yûnus bil sözüni dosta açup şol gözüni
Kangı burcdan bakarısan ol sultâna güneş gelür

~ Yunus Emre


(Günümüze aktarımı)
Ey dost senin aşkın odu, ciğerim pare baş kılar,
Aşkından yanar yüreğim, yandığım bana hoş gelir.

Aşkın oduna yandığım, ağlamak oldu güldüğüm,
Dost sana zarı kıldığım, münkirlere savaş gelir.

Söyler isem sözüm savaş, söylemezsem ciğerim baş,
Cihan dolu olur kalleş, her birinden bir taş gelir.

Gör nice taşlar atılır, dost için başlar tutulur,
Gelir gönüle batılır, halimize haldaş gelir.

Bizim halimizden bilen, kimdir aşka münkir olan,
Bizim sevdiğimiz Hak'tır, bu halka göz ve kaş gelir.

Nice sultanlar aciz olur bu aşkın elinden,
Her kim bu yola düşerse, o bu yola yavaş gelir.

Erenler buna kalmadı, vardı yoluna durmadı,
Hakk'ı gerçek sevenlere, cümle alem kardeş gelir.

Miskin Yunus bil özünü, dosta açıp şu gözünü,
Hangi burçtan bakar isen, o sultana güneş gelir.