N'Idem Ben Gönül İle

N'idem ben bu gönülile benümile bile turmaz
Ma'şûk yüzin gördi meger ögütleyüp ögin dirmez

Tanrı'yiçün iy uslular gönlüm bana alıvirün
Vardı bilişdi dostıla girü bana boyun virmez

Bunun gibi gönülile niçe dirlik idebilem
Bırakdı yabana beni bir gün gelüp hâlüm sormaz

Gönlüm bana yoldaş iken zühd ü tâat kılurıdum
Yıkıldı bu tertîblerüm gönülsüzem elüm irmez

Gönül içerü dostıla ben kapuda feryâd u zâr
Bin yıl zârı kılurısam hâlün nedür diyü sormaz

Eydürisem eyâ gönül kanı farîza yâ sünnet
Eydür ki yok teşvîş yime bu sevüye amel irmez

İnileyin eydürisem gel boynunda borç kalmasun
Kakır söger buşar bana eydür ki iy Hakk'ı görmez

Agız agızdan kutludur ola ki sözünüz duta
Ben yüz bin kez söylerisem sözüm kulagına girmez

Gönlüm dahı cânum dahı el bir itdi şol ikisi
Yüz bin Yûnus'dan ferâgat dost yüzinden gözin ırmaz

~ Yunus Emre


(Günümüze aktarımı)
N'idem ben gönül ile, benim ile bile durmaz,
Maşuk yüzün gördü meğer, öğütleyip öğün dermez.

Tanrı için ey uslular, gönlüm bana alıverin,
Vardı bilişti dost ile, geri bana boyun vermez.

Bunun gibi gönül ile nice dirlik edebilem,
Bıraktı yabana beni, bir gün gelip halim sormaz.

Gönlüm bana yoldaş iken, zühtü taat kılar idim,
Yıkıldı bu tertiplerim, gönülsüzüm elim ermez.

Gönül içeri dost ile, ben kapıda feryat ve zar,
Bin yıl zari kılar isem, halin nedir diye sormaz.

Söyler isem eya gönül, hani fariza ya sünnet,
Söyler ki yok teşviş yeme, bu seviye amel ermez.

İnleyerek söyler isem, gör boynumda borç kalmasın,
Kakır söver kızar bana, söyler ki ey Hakk'ı görmez.

Ağız ağızdan kutludur, ola ki sözünüz tuta,
Ben yüz bin kez söyler isem, sözüm kulağına girmez.

Gönlüm dahi canım dahi el bir etti şu ikisi,
Yüz bin Yunus'tan feragat, dost yüzünden gözün ırmaz.