Parlak Bahar Mevsimini Ve Büyük Buğra Han'ın Medhini Söyler
Yaruk Yaz Faslın Uluğ Buğra Han Ögdisin Ayur
Parlak Bahar Mevsimini Ve Büyük Buğra Han'ın Medhini Söyler
Toğardın ese keldi öñdün yeli, ajun etgüke açtı uştmah yolı
Doğudan ese geldi bahar yeli, dünyaya iyice açtı cennetin yolu.
Yağız yer yıpar toldı kâfûr kitip, bezenmek tiler dünyâ körkin itip
Yağız yer yıpar (misk) doldu kâfûr gidip, bezenmek diler dünya görkemini edip.
İrinçig kışığ sürdi yazkı esin, yaruk yaz yana kurdı devlet yasın
İğrenç kışı sürdü yazı (baharı) esip, parlak yaz yine kurdu saadet yayını.
Yaşık yandı bolğay yana ornıña, balık kudrukındın kozı burnıña
Güneş döndü yine olduğu yerine, balık kuyruğundan kuzu burnuna (hût-hemel arası yerine).
Kurımış yığaçlar tonandı yaşıl, bezendi yipün al sarığ kök kızıl
Kurumuş ağaçlar donandı yeşile, bezendi doğa al, sarı, gök, kızıl.
Yağız yer yaşıl torku yüzke badı, hıtay arkışı yadtı tavğaç edi
Yağız yer yeşil ipeği yüzüne bağladı, Kıtay kervanına yattı (yüklendi) Tabgaç (çin) kumaşı.
Yazı tağ kır oprı töşendi yadıp, itindi kolı kaşı kök al kedip
Yazı (baharı) dağ kır ova döşendi yayıp, edindi kolu kaşı (dere-tepe) gök al giyip.
Tümen tü çeçekler yazıldı küle, yıpar toldı kâfûr ajun yıd bile
Tümen (onbin) tür çiçekler yayıldı güle[rek], yıpar (misk) doldu kâfur dünya koku ile.
Sabâ yeli koptı karanfil yıdın, ajun barça bütrü yıpar burdı kin
Sabah yeli kuptu (esti) karanfil kukulu, dünyanın varca (her) yanına yıpar (koku) vurdu anber.
Kaz ördek kuğu kıl kalıkığ tudı, kakılayu kaynar yokaru kodı
Kaz ördek kuğu kıl-kuyruk durdu, ötüşüp kayna[şı]r yukarı-aşağı.
Kayusı kopar kör kayusı konar, kayusı çapar kör kayu suv içer
Bak, biri kalkıyor, biri konuyor, biri yüzüyor, biri su içiyor.
Kökiş turna kökte ünün yañkular, tizilmiş titir teg uçar yelgürer
Kökiş turna gökte ünü (sesi) yankılar, dizilmiş develer dek uçar kanat çarpar.
Ular kuş ünin tüzdi ünder işin, silig kız okır teg köñül bermişin
Ular kuş (keklik) ünü ahenkle ünler eşine, güzel kız okur dek (seslenir gibi) gönül verdiğine.
Ünin ötti keklik küler katğura, kızıl ağzı kan teg kaşı kap kara
Ünlü (sesli) öttü keklik güler katıla-katıla, kızıl ağzı kan dek (gibi) başı kap kara.
Kara çumğuk ötti sata tumşukın, üni oğlağu kız üni teg yakın
Kara karga öttü mızrak gagalı, sesi oğlak (genç) kız sesi dek [cana] yakın.
Çeçeklikte sandvaç öter miñ ünün, okır sûr-ı ibri tünün hem künün
Çiçeklikte bülbül öter bin sesle, okur Mezamir (sure) [hem] gece hem gün.
Elik külmiz oynar çeçekler öze, sığun muyğak ağnar yorır tep keze
Karacalar oynar çiçekler üze[rinde], geyikler dişi-erkek oynar yürür koşa-tepişe.
Kalık kaşı tügdi közi yaş saçar, çeçek yazdı yüz kör küler katğurar
Gök kaşı[nı] çattı gözü yaş saçar, çiçek yaydı yüzü gör güler katıla katıla.
Bu üdte ajun öz öziñe bakıp, küvenip sevinip ediñe bakıp
Bu anda dünya kendi özüne bakıp, övünür sevinir hazinesine bakıp.
Eletü maña açtı dünyâ sözin, ayu körmediñmü bu hakan yüzin
Bakınca bana açtı dünya sözünü, ey! görmedin mi bu hakan[ın] yüzünü?
Udır erdiñ erse tur aç emdi köz, eşitmediñ erse eşit mende söz
Uyur idin ise dur aç şimdi göz[ünü], işitmedin ise işit benim söz[ümü].
Tümen yılda berü tul erdim tulas, bu tul tonı suçlup ürüñ kedtim as
Tümen (binlerce) yıldan beri dul idim solgun, bu dul donu (giysiyi) çıkarıp beyaz giydim uygun.
Bezendim begim boldı hakan uluğ, ötündüm munu kolsa cânım yuluğ
Bezendim beyim oldu hakan ulu, dedim ki bunu dilese [o] canım feda.
Bulıt kökredi urdı nevbet tuğı, yaşın yaşnadı tarttı hakan tiğı
Bulut kükredi vurdu nevbet davulu[nu], şimşek çaktı tarttı (çekti) hakan tuğunu.
Biri kında çıktı sunup el tutar, biri küsi çavı ajunka yeter
Biri kından çıksa sunup el tutar (devlet kurar), biri namı-şanı dünyaya yeter (yayar).
Ajun tuttı tavğaç uluğ buğra han, kutadsu atı bersü iki cihân
Dünya tuttu Tabgaç ulu Buğra Han, kutasın nam versin iki cihan.
Ay din izzi devletka nâsir muin, ay milletka tâc ay şeriatka din
Ey! din izzeti, devlet yaratan, ey! millete taç ey şeriata hadim (hizmetkâr).
Bayat berdi barça tilemiş tilek, bayat ok bolu bersü arka yölek
Tanrı verdi varca (tüm) dilenmiş dileğini, Tanrı hep olu-versin [sana] arka destek.
Ay dünyâ cemâli uluğlukka körk, ay mülketka nûr ay yayığ kutka örk
Ey! dünya cemali ululuğa görk[em], ey! saltanata nur, ey! dönek kuta bağ.
Bolu berdi evren ilig berdi taht, tuta bersü teñri bu taht birle baht
Oluverdi evren il verdi taht, tutuversin tanrı bu taht ile baht[ını].
Ajun tındı ornap bu hakan öze, anın ıdtı dünyâ tañuklar tüze
Dünya dindi yerleşip bu hakan üze[rine], ondan ötürü dünya [ona] hediyeler düze.
Esirdin keligli kalık kuşları, kayu rây-ı hindi kayu kaysarı
Esirden gelen sema kuşları, kimi ray-ı hindi kimi kayseri.
Öger atın ündep ünin türtüşüp, küvenç birle avınur sevinçke tuşup
Över adını ünleyip sesleri dürtüşüp, güvenç ile avunur sevince düşüp.
Bu törlüg çeçek yerde munça bediz, yazı tağ kır oprı yaşıl kök meñiz
Bu türlü çiçek yerde bunca süsü, yazı dağı kırı ovası yeşil gök rengi.
Kayusı yıdı birle tapnur tapuğ, kayu körk meñiz birle açtı kapuğ
Kimi kokusu ile tapınır, kimi görkemli renkleri ile açtı kapıyı.
Kayusı elig sundı tütsüg tutar, kayu büvkirer kin ajun yıd kopar
Kimi elini sundu tütsü tutar, kimi misk saçar ve dünya kokular dolar.
Kayusı toğardın tutar miñ tañuk, kayusı batardın tapuğçı anuk
Kimi doğudan tutar bin hediye, kimi batıdan hizmetçi ona.
Tapuğka kelip kut kapuğda-turur, kapuğda turuğlı tapuğda-turur
Hizmete gelip kut kapıda durur, kapıda duranlar hizmete durur.
Bu yañlığ tapuğka itindi ajun, yağı boynı egdi kötürdi özün
Bu hizmet için [düzen] edildi dünya, düşman boyun eğdi görtürdü özünü (gitti).
Ajunda çavı bardı hakan küsi, körümegli közlerde kitti usı
Dünyada yayılavardı hakanın
nâmı, [onu] göremeyen gözlerin gitti u[yku]su.
Ajun inçke tegdi tüzüldi törü, törü birle atın kopurdı örü
Dünya güvene değdi düzüldü töre, töre ile adını yükseltti o.
Akı sûretin kim köreyin tese, kelip körsü hakan yüzini usa
Cömert yüzü kim göreyim dese, gelip görsün hakanın yüzünü o.
Cefâsız vefâlığ tilese kutun, yüzi kör kılınçı vefâ ol bütün
Cefasız vefalı dilese kutun, yüzünü gör kılınışı vefa o bütün.
Asığ kolsa barça özüñ yassızın, berü kel tapuğ kıl köñül ber isin
Zarar görmeden, hep fayda dilersen, beri gel, hizmet kıl, gönül ver, ısın.
Tüzün kılkı alçak bağırsak köñül, köreyin tese kel munı kör amul
Düz kılınmış alçak huylu gönül, göreyim dersen gel bunu gör sevin.
Ay edgü kılınç aslı edgü uruğ, ajun kalmasunı siziñsiz kuruğ
Ey iyi kılınmış aslı iyi soylu, dünya kalmasın sizsiz kuru (mahrum).
Bayat berdi devlet ay terken kutı, anıñ şükri kılğu okıp miñ atı
Tanrı verdi devlet ey! kudretli hükümdar, onun şükrünü kıl okuyup bin [kere] adını.
İdi keçki söz ol meselde kelir, ata ornı atı oğulka kalır
Pek eski bir söz o şöyle gelir: ata yeri adı oğula kalır.
Ata ornı kaldı atı ma bile, adın ma takı bolsu miñ miñ ula
Ata yeri kaldı adı ile bir, [senin] adına takı olsun bin-bin ulansın.
Talu neñ tañuk tuttı miñ miñ elig, munu kıl tañukı kutadğu bilig
Ona hediyeler tuttu bin-bin el, [sen] bunu kıl hediye, Kutadgu Bilig.
Olarnıñ tañukı kelir hem barır, meniñ bu tañuk boldı meñü kalır
Onların hediyesi gelir ve varır (geçer), benim bu hediyem bengü kalır.
Neçe terse dünyâ tüker alkınur, bitise kalır söz ajun tezginür
Nice der[le]sen Dünya malı tükenir, yazılırsa kalır söz dünyayı dolaşır.
Kitâbka bitindi bu hakan atı, bu at meñü kaldı ay terken kutı
Kitaba yazıldı bu hakanın adı, bu ad bengü kaldı ey! kudretli hükümdar.
Ya rab üste devlet tükel ktilek, kamuğ işte bolğıl sen arka yölek
Ey rabbim, sen onun devletini arttır, bütün dileklerini yerine getir, her işinde arka ol, destek ol.
Severin esen tut yağısın kötür, sevinçin tolu tut sakınçın kotur
Onun sevdiğini esen tut, düşmanını ortadan kaldır, sevincini dâim kıl, kederini yok et.
Yağa tursu yağmur yazılsu çeçek, kurımış yığaçtın salınsu küjek
Yağmur yağmakta devam etsin, çiçekler açılsın, kurumuş ağaçlardan perçemler sarksın.
Bolu bersü evren tuçı evrilü, kodı bolsu düşmân başı kavrılu
Felek hep dönmekte devam etsin, düşmanın başı hep aşağı eğik olsun.
Yağız yer bakır bolmağınça kızıl, ya otta çeçek önmeginçe yaşıl
Kara toprak kızıl bakır oluncaya kadar, âteşten yeşil çiçek çıkıncaya kadar;
Tirilsüni terken kutı miñ kutun, telinsüni körmez karakı otun
Devletli hükümdar bin saadet içinde yaşasın, çekemeyenlerin gözleri âteşte yansın.
Takı ma negü erse ârzû tilek, bayat ok bolu bersü arka yölek
Daha başka ne gibi dileği var ise, Tanrı ona dâima arka ve destek olsun.
Sevinçin avınçın küvençin eli, aşasu yaşasunı lukmân yılı
Sevinç, huzur ve güvenç içinde memlekete hâkim olsun, Lokman kadar uzun ömürlü olsun.