Kayu mahlûk Halık'ıga mûti' bolsa
HİKMET-87
Kayu mahlûk Halık'ıga mûti' bolsa
Hangi mahlûk Yaradan'ına itaatkâr olsa
Alem halkı oşal kulnı süyer dostlar
Alem halkı o kulu sever dostlar
Yâdın aytıb bağrı pişib içi küyse
Zikrini deyip bağrı pişip içi yansa
Dem urganda sansız uçkun uçar dostlar
Dem vurduğunda sayısız uçkun uçar dostlar
Tili köngli sarı birle zâkir bolub
Dili, gönlü sırrı ile zikreder olup
Üçyüz altmış tamırları kanğa tolub
Üç yüz altmış damarları kana dolup
Yazu kışın bülbüldeyin vâle bolub
Yaz kış bülbül gibi feryad ederek
Sayra kılıb şahdın şahga konar dostlar
Öterek daldan dala konar dostlar
Bu köngülni bostanıdur aceb bostan
Bu gönülün bahçesidir garip bahçe
İçinde sayraşurlar hezar destan
İçinde ötüşürler binlerce destan
Körinür her şahı üzre türlük elvan
Görünür her dal üzerinde türlü renkler
Ni'metlerni bişgenini körer dostlar
Nimetlerin olgunlaştığını görür dostlar
Zâhir ni'met şükrini gafil bilmez
Açıktaki nimetlerin şükrünü gafil bilmez
Bâtındagın kıyas birle körse bolmaz
Gizlenmiş olanları kıyas ile görse olmaz
Zâhir közi gaflet birle bakıb körmez
Zâhir gözü gaflet ile bakıp görmez
Bâtın közi açılsa ul körer dostlar
Bâtın gözü açılsa o görür dostlar
Bâtın közi açılsa cümle perde
Bâtın gözü açılsa bütün perdeler
Açılur keter kalmas hicab sırda
Açılır gider, kalmaz örtü sırda
Cannıng közi hayran bolur oşal yerde
Canın gözü hayran olur işte o yerde
Bakıb iman nuru birle körer dostlar
Bakarak iman nuru ile görür dostlar
Kul Hace Ahmed Yesevi'ning uşbu sözi
Kul Hoca Ahmed Yesevi’nin iş bu sözü
Aceb ermes bakıb körse sırdın közi
Acaib değildir bakıp görse sırdan gözü
Fenâlık makamında özning özi
"Yokluk" makamında özün özü
Fenâlık içre bakıb körer dostlar
"Yokluk" içeri bakıp görür dostlar